Bugün Jaipur’da ikinci günümüz. İlk gün Amber Kalesi, Jaigarh Kalesi, City Palace ve Su Kuyusunu dolaştık. Jaipur’da Gezilecek Yerler-1 dosyamız burada. Bugün Hawa Mahal ile gezimize başlıyoruz.

Hawa Mahal (Rüzgar Sarayı)

Jaıpur’da en dikkat çekici yapılardan birisi olan Hawa Mahal “Rüzgar Sarayı” olarak bilinen 1799 yılında Maharaja Sawai Pratap Singh tarafından inşa edilen bir yapı. Saray karşıdan bakıldığında küçük pencereleri ile tam bir bal peteği görünümüne sahip. Lal Chand Ustad tarafından tasarlanan 5 katlı dış cephesi tam 953 küçük pencereye sahip. Kafes ya da bal peteği şeklinde tasarlamasının amacı ise kraliyet kadınlarının günlük yaşamı ve sokakta kutlanan festivalleri görülmeden seyretmelerine olanak sağlamaktı. Bu şekilde inşa edilmesinin bir diğer nedeni de Venturi etkisidir.

Venturi etkisi, yaz aylarındaki yüksek sıcaklıklarda pencereler, dışarıdan gelen soğuk havanın geçmesine izin vermekte ve tüm alanın serinletilmesine yardımcı olmaktadır. Hawa Mahal oldukça kalabalık bir alanda ve yol kenarında yer aldığından herkes tarafından rahatlıkla izleniyor ve herkes buranın fotoğrafını çekiyor. Amaaaaa burası sarayın arkası. Evet; yanlış okumadınız bu görkemli görüntü sarayın arkası. Masallardan çıkmış gibi görünen bu yapının gece görüntüsü de harika değil mi?

Haydi o zaman sarayın içine girelim. Bu sarayın gezilmesi bizim tur programımızda yer alıyor. Ama enteresan nokta buraya geldik ve tur rehberimiz kendiniz gezebilirsiniz deyip serbest zaman verdi. Keşfet 101 tur şirketi son rotamızda yine programa uymadı. Zaten Keşfet 101 tur şirketi bizi Delhi, Agra ve Varanasi’de programda yer aldığı halde birçok şeyi yapmayarak hayal kırıklığına uğrattı. Peki; bitti mi derseniz henüz bitmemiş, son hayal kırıklığını da yeri gelince bahsederiz. Neyse biz serbest zamanımızda bu sarayın içini görmeye gittik. Buraya kadar gelmişken gezmeden olmaz. Hawa Mahal’e girerken bir düğün törenini görüyoruz ve biz de fotoğrafa dahil oluyoruz. Hintli’ler fotoğraf çektirmeye bayılıyorlar.

Kırmızı ve pembe kumtaşıyla tasarlanan ve neredeyse türünün tek örneği olan Hawa Mahal, piramidal bir şekle sahiptir. Bu saray yaklaşık 15 m yüksekliğinde 5 katlı piramit şeklinde bir yapı. Yoldan bakıldığında bal peteği gibidir. Sarayın iç kısmı yaldızlarla süslenmiş, farklı renklerde mermerden yapılmış odalara sahip, avlunun ortasını çeşmeler var ama içi boştu.

Sarayın iç mekanları, sütunlu odalar ve en üst kata kadar uzanan minimal süslemeli koridorlardan oluşmaktadır.

Binanın içerisi de çok ilginç. Saray sanki oturmak için değil de seyir için yapılmış. Üst kattan öndeki caddeye baktığımızda bu yapı sanki sadece duvardan oluşmuş.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Hawa Mahal’in tepesindeyiz.

Şehri panaromik izlerken özellikle Hindistan trafiğini en iyi şekilde algılamak için video çektik. 

https://www.youtube.com/shorts/99vXHWkj0lk?feature=share

Sarayın arka taraf pardon ön tarafının görüntülerini alıp müzeye gidiyoruz.

Hawa Mahal’in avlusunda, 1983 yılında kurulmuş bir arkeoloji müzesi bulunmaktadır. Burada, Hint Kraliyet Aileleri tarafından kullanılan antikalar, silahlar ve diğer eşyalardan oluşan güzel bir koleksiyon yer almaktadır.

Yoldan fotoğraf çekmeye herkes gibi biz de epeyce uğraştık ama en iyi görüntü hemen karşısındaki kafeden alınıyor. Bu da kafeden aldığımız fotoğraf.

Hawa Mahal  ziyaret saatleri: Her gün 09.00 -16.30.

Jal Mahal (Su Sarayı)

Rüzgar Sarayı (Hawa Mahal)’ndan Su Sarayı (Jal Mahal)’na gidelim. Jal Mahal 1699 civarında Man Sagar Gölü’nün ortasına inşa edilen bir saray. Bu sarayın her köşesinde zarif bir kubbe ile yarı sekizgen kuleler inşa edilmiştir.

Jal Mahal’in yapımında iki görüş bulunmakta. Bu görüşlerden birisi, Maharaja Jai ​​Singh II tarafından inşa edilen yapı bir konut olarak tasarlanmamış, Maharaja’nın gölde ördek avlayarak geçirdiği bir günün ardından dinlenebileceği bir av köşkü olduğu. İkinci görüş ise; buranın kraliyet partileri ve kutlamaları için yapılmış bir yer olduğu. Jal Mahal tek katlı bir saray gibi görünse de beş katından ilk dördü su altında. Sarayın, sadece en üst katı güneş ışığı görmektedir. Bu güzel saray ziyaretçi girişlerine kapalıdır. Sarayın içini bırakın yakınına kadar gidilmesine bile izin verilmiyor. Ziyaretçiler sarayın sadece dışarıdan fotoğraflarını çekebiliyor. Tekne veya su aktiviteleri mevcut değildir.

Sarayın yakınında ki heykeller de ilgi çekici.

Ancak sarayın yakınındaki sokak tezgahları çok ilginç. Bu tezgahlardan bilezikler, ayakkabılar, biblolar, atıştırmalıklar ve daha neler neler alabilirsiniz.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Jantar Mantar

Jantar Mantar anıtı astronomik gözlem alanıdır. Rajput kralı Sawai Jai Singh II tarafından yaptırılmış ve 1734’te tamamlanmış. Burası 19 mimari astronomik alet koleksiyonuna ev sahipliği yapmakta ve Dünyadaki en büyük taş güneş saati bulunmakta. UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilmiştir.

Hawa Mahal’e çok yakın konumda. Hawa Mahal’e geldiyseniz buraya uğramayı ihmal etmeyin. Şimdiye kadar yapılmış en büyük gözlem evlerinden biri olarak kabul ediliyor.

Anıt, mimari yeniliklerin yanı sıra 18. yy Hindistan’daki farklı dini ve sosyal inançlardan gelen fikirlerin bir araya gelişini de göstermektedir.

Anıtın ismi ilginç değil mi? Jantar Mantar. Tabi ki mantar ile hiçbir alakası yok.  Jantar Sanskritçe’de “alet, makine” anlamına gelen “yantra” kelimesinden geliyor. Mantar yine Sanskritçe’de “danışmak, hesaplamak” anlamına gelen “mantrana” dan türemiştir. Dolayısıyla Jantar Mantar  kelime anlamı olarak ‘hesaplama aleti’ anlamına gelmektedir. Yani kısaca Jantar Mantar, Sanskritçe kelime “Yantra Mantra”dan “Büyülü Aygıt” anlamına gelmektedir.

Peki böyle bir yeri yapmak ta ki amaç ne olabilir?  Jal Singh gök cisimlerinin konumunu belirlemek için kullanılan Zij’in hesaplanan konumlarla eşleşmediğini fark etti. Daha doğru bir Zij oluşturmak için farklı şehirlerde beş yeni gözlemevi inşa etti. Jai Singh’in oluşturduğu ve Zij-i Muhammed Shahi olarak bilinen astronomi tabloları Hindistan’da bir yüzyıl boyunca sürekli olarak kullanıldı.

https://www.youtube.com/shorts/MZ6vjGHWMvI?feature=share

Mihrace Yeni Delhi, Jaipur, Ujjain, Mathura ve Varanasi’de toplam beş Jantar Mantar inşa etti. Jaipur’da ki Jantar Mantar Mihrace’nin yaptırdığı beş gözlemevinden en büyüğü, en iyi korunmuş olanıdır ve halen çalışmaktadır. Jantar Mantar Delhi’de çok ilgi çekmekte. Biz Delhi’de gitme fırsatı bulamadık.

Gözlem evinde gezerken tapınaklara rastladık. Bhairav ​​Tapınağı ve Hanuman Tapınağı Jantar Mantar Kompleksi içinde yer alır

Gözlem evi, zamanı ölçmek, tuulmaları tahmin etmek, Dünya Güneş etrafında dönerken büyük yıldızların konumunu izlemek, gezegenlerin sapmalarını tespit etmek için on dokuz araçtan oluşuyor.

Araçlar (alfabetik olarak): Çakra Yantra, Dakshin Bhitti Yantra, Digamsha Yantra, Disha Yantra, Dhruva Darshak Pattika, Jai Prakash Yantra, Kapali Yantra, Kanali Yantra, Kranti Vritta Yantra, Laghu Samrat Yantra, Misra Yantra, Nadi Valaya, Palbha Yantra, Rama Yantra, Rashi Valaya Yantra, Shastansh Yantra, Unnatamsa Yantra, Vrihat Samrat Yantra, Yantra Raj. Vaktiniz varsa ve meraklı iseniz hepsini ayrı ayrı inceleyebilirsiniz. Biz bu kısa zamanda 8 tanesini inceleyebildik. En azından 1 saat vakit ayırmak gerekli.

“Enstrümanların büyük kralı” anlamına gelen Vrihat Samrat Yantra 22.6 m yüksekliğindeki  güneş saati kolu ve 15.5 m yarıçaplı kadranıyla şimdiye kadar yapılmış en büyük güneş saatidir ve bu da onu dünyanın en büyük güneş saatlerinden birisi yapmakta.

“Yüce Enstrüman” olarak da adlandırılan Samrat Yantra çok önemlidir. Çünkü zamanı hassasiyetle iki saniyelik bir doğrulukla ölçebilmektedir.

Laghu Samrat Yantra, zamanı 20 saniyelik doğrulukla verebilen bir güneş saatidir.

Nadi Valaya‘nın kadranları olan kuzeye ve güneye bakan iki dairesel plakası vardır. Plakaların duvarı güneye doğru öyle bir açıyla eğimlidir ki alet Dünya ekvator düzlemine paralel kalır.

Rama Yantra, her birinin merkezinde eşit yükseklikte sütun veya direk bulunan, gökyüzüne açık bir çift silindirik yapıdan oluşur. Sütun/direk ve duvarlar aynı zamanda yapının yarıçapına eşittir. Rama Yantra yalnızca Jaipur ve Delhi gözlemevlerinde inşa edildi.

Çakra Yantra, göksel bir nesnenin küresel eğim koordinatlarını ve saat açısını ölçen halkalı bir alettir.

Krantivrtta, gökyüzündeki bir nesnenin göksel enlemini ve göksel boylamını ölçmeyi amaçlayan bir araçtır. Ayrıca gündüz güneşin işaretini ölçmek için de kullanılır.

Jai Prakash Yantra, Amaç güneşin gökyüzündeki konumunu görmek. Her biri gökyüzünün yukarısını temsil eden iki yarım küre şeklindeki kase vardır.

Yantra Raj, zamanı ve gök cisimlerinin konumlarını ölçmek için kullanılan bir orta çağ aleti olan usturlabın bir uyarlamasıdır.

Jantar Mantar’ı dolaştıktan sonra müzeye gidiyoruz.

Jantar Mantar sosyal medyada kullanılan bir anıt. The Fall (2006) filminde yer aldı. Live at the Roundhouse 2008 DVD’sinin kapağı için güneş saatini fotoğrafladı.

Jantar Mantar ziyaret saatleri:  Her gün saat 09.00 – 17.00 arası açık. Giriş ücretli.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Maymunlar Tapınağı-Galtaji

Tapınakları ile ünlü Hindistan’da Delhi, Agra ve Varanasi’de birçok tapınak dolaştık. Ama belki de en ilginç olanı Jaipur’da bulunan Maymunlar Tapınağı-Galtaji. Evet yanlış duymadınız. Maymunların yaşadığı bir tapınağa gidiyoruz. Maymunlar Tapınağı Galtaji, Jaipur’a 10 km uzaklıkta bir yer. Hindular tarafından kutsal olduğuna inanılır ve burası tarih öncesi bir Hindu hac yeri. Tapınağa geldiğimizde önce biletlerimizi alıyoruz. Biletlerimizi alırken fotoğraf çekmek için kamera ücreti istiyorlar ve sadece iki kişi fotoğraf çekebilir diyorlar. Tamam diyoruz ve içeriye giriyoruz. Sonrası mı? Tabi ki hepimiz kameraları çalıştırıyoruz.

Galtaji aslında tapınaklar bölgesi. Girişten sonra maymunları görmeye gideceğimiz yokuşun başına geldik. Taşlarla döşeli yolda ve biraz da dik yokuşta yukarı doğru yürüyoruz.  

Burası büyük bir açık hava müzesi gibi. Yolun her iki tarafında tapınaklar var. Ama asıl amacımız önce maymunları görmek. Buranın fotoğraflarını dönüşe bıraktık.

Merdivenlerden çıkarken maymunların sesleri artıyordu. Buraya gelirken aldığımız ilk uyarı maymunlara çok yaklaşmayın oldu. Yemek bulmak amacıyla saldırabilirler. Sonra maymunları besleyebilirsiniz ama kucağınıza almaya ya da sevmeye kalkmayın dendi. Maymunları beslemek için muz ve kuruyemişler alındı. Bizim zaten maymunları sevmek ya da beslemek gibi bir niyetimiz yok. Sadece böyle bir yeri görmek yeterli.

Merdivenleri çıktığımızda maymunlardan önce ana tapınak ve havuz daha çok dikkat çekici. Arkadaşlar hemen maymunlara ilgi gösterirken biz tapınağı fotoğrafladık. Alçak tepelerin ortasında pembe kumtaşı ile inşa edilmiş olan ve çok görkemli gözüken tapınak daha çok bir sarayı andırıyor.

Bu arada grup arkadaşlarımız tüm uyarıların aksine maymunlara yaklaşma eğilimindeler.

İşte tam o sırada kendisine “Monkey Man” adını veren bir adamla karşılaştık. Burada maymunları besliyormuş, maymunlar onu tanıyor ve onun peşinden gidiyor. Bize de maymunları kucağımıza almamız için teklifte bulunsa da, biz almayalım sadece fotoğraflarını çekmek yeterli dedik. Maymunlar filmlerdeki gibi sevimli değildi açıkçası. Biz maymun deneyimini Gibraltar’da yaşadığımız için biraz uzak durmalı daha iyi.

Burada Galav adında bir Aziz’in yaşadığına, meditasyon yaptığına  inanılıyor. Galtaji Tapınağında doğal tatlı su kaynakları ve kutsal su havuzları var.

Efsaneye göre; burada daha önce hiç su yokmuş ve ibadet için buranın suyunu buraya oldukça uzak olan Ganj nehrinden taşıyorlarmış. Daha sonra tanrılar Aziz Galav’a gösterdiği inanç ve iyi niyetten ötürü bu suyu hediye etmiş ve taşların arasında suyu akıtmışlar. Suyun Ganj’dan geldiğine inanılıyor. Eeeeeee su Ganj’dan geliyorsa kutsaldır. Dolayısı ile bu su ile yıkanmakla, elinizi yüzünüzü yıkamakla, hatta içmekle hem günahlarınızdan arınıyor hem de hacı oluyorsunuz. Havuzların ne kadar pis olduğu sizi şaşırtmasın. Varanasi’de ki inanış nasıldı? Hemen hatırlayalım. Ganj ne olursa olsun asla kirlenmez.

Bu arada grubumuzdan Belgin hanım maymunlarla bayağı kaynaşmış. Maymunlar sırtında, kucağında. Her iki tarafta çok mutlu görünüyor.

Biz onları baş başa bırakarak yukarı doğru tırmanmaya başladık.

https://www.youtube.com/shorts/0NWfKypiin4?feature=share

Bu arada ilginç nokta maymunlara muz verdiğinizde sizinle hiç ilgilenmiyorlar. Muz yemekten bıkmışlar. Kuru yemiş daha çok hoşlarına gitti. Getirdiğimiz muzları yine kendimiz tükettik.  Hemen bir hatırlatma: Buraya gelirken  küçük çantalar taşımayın, hele ki elinizde poşet bile bulundurmayın. Bunun yerine bir sırt çantası kullanın, çünkü küçük çantaları ve poşetleri maymunların kapmaya çalışıyor.

Yukarıda bir başka havuz vardı. Oldukça pis ve kirli olan havuzda maymunlar keyifli bir şekilde yüzüyorlar. Tepeye yaklaştığımızda bir Hindu tapınağı var ama daha çok yaklaşmadan geri iniyoruz.

Terk edilmiş, onlarca maymun dolaşıyor. Bahçede, ağaçlarda ve her yerdeler. Koşuyorlar, birbirleriyle oynuyorlar, havuzda yüzüyorlar. Etraf çok pis ve bakımsız, her yer çöp yığınlarıyla dolu. Yaklaşık 10 gündür Hindistan’dayız. Bunları görmeye sanırım alıştık.

Yavaş yavaş aşağıya doğru yürüyoruz.

Gelirken gördüğümüz tapınakları fotoğraflıyoruz.  Hemen sağımızda Shri Gyan Gopal Ji Tapınağı. Buradan ayrılırken aklımızda kalanlar; maymunlar, tapınak ve pislik içindeki havuzlar oldu. 

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Raj Mandir Sinemasında film keyfi

Hindistan gezimizde son durağımız Raj Mandir Sineması. Tur programımızda Raj Mandir sinemasında Hintlilerle film seyretme keyfini yaşayacağımızı okuyunca çok mutlu olduk.

Yıllarca Hollywood filmlerini izlemenin yanında Hindistan’da tam yerinde bir Bollywood filmini izlemek keyifli olacaktı. Hindistan’dayken mutlaka bir Bollywood filmi deneyimlenmelidir düşüncesi ile çok heyecanlıydık.

Raj Mandir Jaipur’un önde gelen kuyumcularından Bhuramal Rajmal Surana grubu, sinemanın sahibi ve işletmecisidir. Dış kısımda bulunan dokuz yıldız, Navaratna tarzında dokuz değerli taşı simgeliyor.

Raj Mandir Sineması 1 Haziran 1976’da Charas filmiyle açıldı. Tiyatro, Dolby Atmos ve SLS hoparlörler ile ses ve projeksiyonda en son teknolojiyle donatılmış.

Yıllar içerisinde Hint filmlerinin birçok film galasına sahne oldu ve Jaipur’un popüler bir sembolü haline geldi.

https://www.youtube.com/shorts/HhhIHVzrh7s?feature=share

Yerlerimizi aldık. Patlamış mısırlar elimizde. Sinema oldukça dolu.

Seyredeceğimiz film Shaitaan. Filmi izlemeye başladık. İngilizce alt yazı yok, tamamı Hintçe ama olay örgüsü o kadar da zor değildi kolaylıkla anlaşılıyordu. İlk yarı bitti.

Arada rehberimiz gidiyoruz demez mi. Neden dedik. Hiçbir açıklama yapmadan sinemadan çıkarıldık.

Belki diyorsunuz ki siz oturup seyretseydiniz. Amaaaa siz Hindistan’da özellikle turistlerin başına gelenleri okumadınız galiba. Gecenin bir yarısında bu riski göze alamazdık. (Internetten 2012 yılında sinemadan çıkan iki gencin otobüste başına gelenleri okumanızı isteriz. ) Ya arkadaş bu nasıl bir şey. İşte Keşfet 101 tur şirketinin son kazığı bu oldu bizlere. Daha önce yazılarımızda diğer olumsuzlukları yazmıştık. Hindistan’a tur ile gelecekseniz bu Keşfet 101 olmasın. Biz gezi boyunca bir çok hayal kırklığı yaşadık.  

Ertesi gün ülkemize dönmek üzere Delhi’ye doğru yola çıkacağız.