Manila-Filipinler-’ya geldiğimizde kendimiz şehir turu yapacağız. Herhangi bir tura katılmıyoruz. Çünkü gideceğimiz yerler limana oldukça yakın mesafelerde. Ulaşım için Manila’da taksileri, jeepney, rickshaw, tricycles araçlarını kullanabilirsiniz. Planımızı yaptık. Intromuros, Rizal Park, Seafarer Center, Manila Katedrali, Plaza de Roma ve Aduana’yı göreceğiz. Intromuros ve Rizal Park birbirlerine karşı istikamette. Vaktiniz var ise ikisi arasında yürüyerek keşif yapabilirsiniz. Biz saat 15.00 de gemiye döneceğimiz için hızlı hareket etmek zorundayız. Manila çok kalabalık bir şehir ve iki bölgeden oluşuyor. Makati ve Malate. Makati zenginlerin oturduğu yeni şehir olarak ifade ediliyor. Trafik oldukça yoğun. Bu nedenle Makati bölgesine geçmeyeceğiz vaktimiz kısıtlı. Bu ülkede dil sorununuz yok. Herkes neredeyse İngilizce biliyor -2.dilleri gibi- rahatlıkla anlaşabiliyorsunuz. Burada ülkenin para birimi olan pesonun yanında diğer para birimlerini de kullanabiliyorsunuz.

Sabah limanda yerel kıyafetli dansçıların karşılaması çok güzel ve eğlenceliydi.

Kendileri ile fotoğraf çektirirken çok sıcak ve içten davranmaları sabah enerjisi için çok iyi geldi.

Intromuros

Liman çıkışında 100 pesoya taksi kiraladık ve öncelikle Intromuros’a gittik. Intromuros İspanyollar tarafından inşa edilmiş ve etrafı surlarla çevrili. Bu nedenle Intromuros Duvarlı Şehir olarak ta adlandırılır. Intromuros’a giriş 75 peso. Biletlerimizi aldık

Fort Santiago kapısından içeri giriyoruz ve karşımıza yemyeşil bir alan çıkıyor.

Bahçenin içinde bulunan heykel Jose Rizal’e ait.

Jose Rizal bu ülke için çok önemli bir kişi. Jose Rizal neden bu kadar önemli derseniz, hemen söyleyelim. Filipinler’in özgürlüğüne kavuşması için gerekli ilk adımları atan doktor. Aynı zamanda edebiyatçı, düşünür ve aktivist. Yazdığı şiir ve kitaplar ile Filipin halkına umut ve güç sağlamıştır.

Ancak İspanyollar başlatılan bu akıma öfkelenerek Rizal’i idama mahkum etmişlerdir. Rizal’in idamı trajiktir. Hapsedildiği kalenin kapısından karşısındaki insanlara yürüyerek gönderilmiş ve adımlarını atarken atlı manga tarafından kurşuna dizilmiştir. Rizal’in adımlarını attığı yerler kalede işaretlenmiştir. Biz de o adımlardan yürüdük. Rizal’in ismini Manila’da birçok cadde ve parklarda görebilirsiniz.

Bahçe girişinde hemen yan taraftaki Rizal’in müzesine girdik. Müzede Rizal ile ilgili tarihsel gelişimi, yaptıklarını ve ilgili her şeyi görebilirsiniz. İdam ediliş sahnesi de müzede görseller arasında.

Kalenin duvarlarından çıktığımızda nehrin hemen karşısında kocaman Çin mahallesi bulunmakta. Karşıya gidip alışveriş yapabilirsiniz. Neyse biz gene duvarlardan içeri girelim.

Fort Santiago limanında ortalama 600 Filipinlinin kurban edildiği anıtı görüp, zindanları ve Rajah Suleyman Theater (Süleyman Şah Tiyatrosu) gittik.

Filipinler’de bulunan yerlerin maketlerinin yer aldığı Imake History Fortress bölümünü de gezip Rizal Park’a doğru gitmek üzere bizi bekleyen taksiye yöneldik.

Rizal Park’a yaklaştığımızda taksiden ayrıldık

Yolumuza tricycle ile devam edeceğiz. Halkın geçim kaynağı olan bu üç tekerlekli ulaşım aracını biz kendimiz de kullandık. Çok eğlenceli.  Parka girmeden Seafarer’s Center’ı gezelim dedik.

Seafarer’s Center

Diğer adıyla Denizci Merkezi sokak satıcılarının bol bulunduğu, yolda ayak ve boyun masajlarının yapıldığı bir alan, hatta isterseniz tıraş bile olabilirsiniz. Bizim ilgimizi kızartılan muzlar ve değişik meyveler çekti.

Rizal Park’a giderken yolda gördüklerimiz

Rizal Park

Rizal Park ayrıca Luneta Park ya da kısaca Luneta olarak bilinir. Bu isim 1950 yılında resmen değiştirilerek Rizal Park olmuştur. İçerisinde Rizal’in anıtı, çimenler, kuş evleri, göletler, süs bahçeleri bulunmakta.

Parkı küçük trenle gezebilirsiniz ama yürüyerek gezmek çok daha keyifli. Rizal Anıtı Rizal’in infaz edildiği yerde yapılmış olması ayrı önem taşımakta.

Park’ta en önemli anıt tabi ki Jose Rizal’in anıtı. Askerlerin koruduğu anıt. Hemen karşısında da Bağımsızlık Bayrak direği bulunuyor.

Lagoon’un hemen kuzeyinde konserlerin olduğu açık hava oditoryum ve parkın ortasında ki Central Lagoon’da Filipinli kahramanların ve şehitlerin büstlerin yer aldığı Kahramanlar Galerisi var.

Ulusal Müzenin karşısında ulusal kahraman Lapu-Lapu’nun heykeli var

Lapu-Lapu Mactan adasının sultanı ve Filipinlerin ilk kahramanı olarak önemli bir kişi.  İşgalci sömürgecilere karşı savaşmış, şereflerini korumuş bir kahraman.

Manila Orchidarium (kapalı idi gezemedik), Chinese Garden, Japanese Garden dinlenmek için güzel bir yer.

Rizal Park’ta havuzda Filipinler’in kocaman kabartma haritasını görebilirsiniz.

Park içerisinde değişik amaçlar için dikilmiş anıtlar var.

La Madre Filipina Anıtı: Beyazla yıkanmış, 1921 de inşa edilmiş anıt Filipinler’i düşünceli bir anne olarak gösterir, dalgın bir kızı okşar ve ağlayan bir çocuğu teselli eder.

Filipino-Korean Soldier Monument (Filipin-Kore Asker Anıtı) ve Soul Waves (Ruh  Dalgaları) adı verilen iki anıt yan yana bulunmakta.
Filipin-Kore Asker Anıtı, iki Filipinli askerin savaşa rağmen Koreli bir askere yardım etmesini gösteriyor. Ruh  Dalgaları anıtı Özgürlük nedenleriyle birleşmiş bütün insanlık ruhlarını temsil ediyor. Hem “Ruh Dalgaları hem de Filipinli – Kore Asker Anıtı”, Filipinler ve Kore arasındaki 60. Diplomatik İlişkinin Yıl dönümünü kutlamak ve her ne pahasına olursa olsun özgürlüğü korumak için ortak çabaları sembolize etmek için yan yana dikilmiş.  

Rizal Park içerisinde ayrıca iki adet müze bulunuyor. Ulusal Antropoloji Müzesi ve Ulusal Doğa Tarihi Müzesi. Müzeler oldukça kalabalıktı. Vakti olanlar gezebilirler.

Parkı gezdikten sora Manila’da simge haline gelen diğer toplu taşım araçları jeepney, tricycles’a binmeyi deneyerek Manila katedrali, Plaza de Roma ve Aduana’ya gideceğiz.

Jeepney: Filipinler’deki en popüler toplu taşım aracıdır. Renkli olanları, değişik süslemeleri ile dikkat çekerler. Jeepneyler aslında II. Dünya Savaşı’ndan kalma Amerikan askeri ciplerinden yapılmıştır.

Diğer ulaşım araçlarını da denedik ve Manila Katedrali’ne geldik.

Manila Katedrali

Manila Katedrali 1571 yılında Manila kilisesi olarak kurulmuş. Daha sonra 1579 yılında Katedrale yükselmiş. Birkaç kez hasar gören ve değişik zamanlarda restorasyon yapılan Katedralde en son düzenleme çalışmaları sonunda 2014 yılında tekrar açılmış. Biz Rome de Plaza cephesinden Katedrale ulaştık.

Roma de Plaza

Katedralin hemen ön cephesinde yer alan küçük bir park görünümünde. Intromuros’un merkezi olarak kabul edilir.

Aduana

Aduana ya da diğer isimleri Intendcia ve Gümrük evi olarak bilinen bina Tomas Cortes tarafından dizayn edildi. Binanın inşaatı 1823-1829 yıllarında bitirildi. Birkaç kez depremlerden hasar gören bina 1998 yılında restore edildi.

Manila gezimizi tamamlayıp gemiye yürüyerek dönerken Aduana kapısından geçip el işçiliğiyle yapılmış değişik eşya ve objelerin yer aldığı Mananzan mağazasını da dolaştık ve gemiye döndük.