Kazablanka’dan yola çıktık. Marakeş’e gideceğiz. Konaklamamız Marakeş’te. Marakeş’e iki liman kentine uğradıktan sonra ulaşacağız. Önce yaklaşık 100 km güneyinde yer alan El Jadida ve sonra Safi.
Haydi El Jadida ya doğru yola devam.
El Jadida ya da Al Jadida denilen küçük liman kentinde Portuguese Cistern (Portekiz Sarnıcı) ve Portuguese şehrini (Mazagan) göreceğiz.
Şehre girdiğinizde sizi çok güzel bir yapı karşılıyor. Chateau Buisson dit Chateau Rouge. Şato Monsieur Buisson tarafından 1920 yılında yaptırılmış. Daha sonra şato satılmış. 60’lı yıllarda ise dış kısmı kırmızıya boyatıldığı için “Château Rouge” Kırmızı şato olarak anılmış.
Al Jadida’ın eski ismi Mazagan. Atlas Okyanusunun kenarında bir liman kenti.
Şehrin isminin hikayesi ise şöyle. Şehir 15. yyda Portekizlilerin işgali altındaymış. Portekizliler burayı terk ederken şehri harab etmişler. Şehir o dönemde virane olarak anılmış. Fas Sultanı Abd al-Rahman Mazagan daki harabenin de onarılmasını sağlamış böylelikle şehrin ismi “the New – Yeni ” anlamına gelen “El Jadida ” olarak değiştirilmiş.
Portuguese Cistern (Portekiz Sarnıcı) ilk durağımız. Sarnıca girmek turist olduğumuz için biraz daha pahalı. Fas halkına ve turistlere farklı fiyat uygulaması var. Cuma günü ise halk günü. Fas halkı ücretsiz gezebiliyor. Gezmek sadece birkaç dakikanızı alıyor. Tankın etrafını dolaşıp birkaç fotoğraf çekince gezi tamamlanıyor. Bu kadar kısa ziyaret için giriş ücreti biraz pahalı. Bizim İstanbul’daki Yerebatan Sarnıcını gördükten sonra burası bize çok da ilginç gelmedi. Sarnıç girişinde bilet alırken görevliye Türkiye’den geldiğimizi söylediğimizde, kendisi şaşırtıcı bir şekilde sizde de bir sarnıç var ve daha büyük, ben orayı biliyorum dedi
Orson Welles’in Othello‘sunun bazı sahnelerinin bu sarnıçta çekilmesi şehrin ve sarnıcın tanınmasına ve turistlerin buraya gelmesine neden olmaktadır.
Sarnıç ziyaretinden sonra Portekiz şehri olarak bilinen Mazagan’a geliyoruz.
Aslında Mazagan Hindistan’a doğru yola çıkan kaşiflerin yerleştikleri bir yer ve şehir surların içerisinde okyanusun hemen yanında güzel bir koyda kurulmuş.
Mazagan kalesi çok iyi korunmuş durumda ve bu kale şehri 2004 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesine girmiş.
Mazagan şehrinin surlarında çıkıp ilerlediğinizde Chapel of St Sebastian (Sebastian Şapeli)’ı görürsünüz. Kapalıydı.
Şapelin olduğu kısımdan okyanus ve surların manzarası çok güzel görünüyor.
Şehrin girişinde bir cami görüyoruz.
Şehrin hemen girişinde yer alan Mosquee de la Cite Portugaise (Portekiz şehir camisi). Fas’ta camilere Müslüman olmayanlar giremiyor. Çok güzel yerde bulunan camiye biz de giremiyoruz. Çünkü Fas’ta camiler sadece ibadet saatinde açık. Namaz vaktini beklemeniz lazım.
Şehrin sokaklarında ilerleyip Safi’ye gidiyoruz.
Yorum Bulunamadı