Teruel’den yaklaşık 30 dakikalık mesafede şirin bir ortaçağ kasabası olan Albarracin’e gidiyoruz. Dar sokakları, kırmızı ahşap evleri, kiremit çatılarını göreceğiz, tabi ki Albarracin Kalesi de programımız da yer alıyor. Albarracin’e gelince arabamızı şehrin hemen dışındaki otoparka bıraktık. Ücretsiz. Gün boyu bırakabilirsiniz.

Albarracin’e gelmek için Valencia’ya uçmanız gerek. Valencia hava limanından otobüs ile yaklaşık 2.5-3 saat sürüyor. Albarracin bir tepenin üzerine kurulmuş tarihi dokusu bozulmamış bir kasaba. Dolayısıyla her yere giderken yokuşlar ya da merdivenler göreceksiniz. Kasabayı yürüyerek keşfetmek çok keyifli. Zaten mesafeler o kadar uzak değil. Ancak sokaklarda kimseyi görmüyorsunuz. Hani yol tarifi soracak bir kişi bile yok

Tam da siesta’ya denk gelmişiz. Turizm danışma bile kapalı. Eğer burada konaklamayı düşünürseniz burada hiç kimseyi görmemek sizi aldatmasın. Önceden mutlaka rezervasyon yaptırın. Çünkü otellerde yer bulmak çok zor. Neyse biz Albarracin kalesine doğru gidelim.

Albarracin Kalesi 9.yy’da inşa edilmiş ve şehri tamamen çevreliyor.

Albarracin Müzesi İç savaştan sonra ilçe hapishanesi olarak kullanılan eski Albarracin hastanesinde (18. yy) bulunmakta ve son yıllarda bir şehir müzesi olarak kullanılmaktadır. İçerisinde bir müzede olabilecek şeyler seramikler, kemikler, metal paralar, mezar taşları sergilenmekte. 

Albarracin Katedrali 16.yy’dan kalan Mudejar tarzda inşa edilmiş katedral şehrin her yerinden görülecek şekilde. Minare dikkat ederseniz dikdörtgen şekilde.

Albarracin sokaklarını gezerken ilginç bir ev ile karşılaşıyoruz.

Casa de Julianeta Bu ev Albarracin’in geleneksel mimarisinin örneği. Bu bina görünüşünden de anlaşıldığı gibi düzensiz şekilli. La Julianeta, tartışmasız eski kentin en önemli yerlerinden birisi.

Casa Museo (Familia Perez y Toyuela) Perez y Toyuela’ya ait müze evi dışarıdan klasik kırmızı, kemerli dış cephesi ile ilgi çekmekte. Rehberli tur ile gezebilirsiniz ancak telefon veya e-mail ile rezervasyon yapmanız gerek. Yoksa kimseyi bulamazsınız. Evde yoklar.

Plaza Mayor Albarracin’in en merkezi noktası Plaza Mayor’da ki kafelerde bir şeyler içerek dinlenebilirsiniz.

Camino natural del rio Guadalaviar Yürüyerek şehri keşfetmek, nehrin tadını çıkarmak, eski şehre gitmek için güzel ama yorucu bir yol. Tempolu yürüyüş ile 1.5 saatte tamamlanabiliyor. Ancak düz bir yol değil. Kendine güvenenler için tamam güzel bir aktivite. Ancak kondisyon, yaş, kilo ve özellikle dizlerde problemler için çok da uygun değil. Biz şöyle bir başlayalım dedik ve vazgeçtik.

Kasabanın kırmızı duvarlı evlerinin ve şehri çevreleyen surlarının dar sokaklarından geçerek Valencia’ya geri dönüyoruz.