Bugün Fas’ta son günümüz. Fas’ kadar gelip de çöl görmeden olmaz.Çöl turları günübirlik olduğu gibi 2 ya da 3 günlük turlar da var. Otelimizden aldığımız bilgilerle 3 gün çöl için fazla bir zaman. İki gün tamam ama burada da çöle, kum tepelerine gidebilmek için develerin sırtında yaklaşık 2-3 saat yolculuk yapmanız gerekiyor. Deve sırtında bu kadar zaman geçirdiğinizde vücudunuzun bazı bölgelerinde anladınız siz oturma zorlukları gelişiyor, hatta bir takım morarmalar oluşuyormuş. Duyumlarımız bu yönde. Sırtınızda oluşacak ağrıları saymıyoruz bile. Tüm bunları duyup okuyunca günübirlik tura karar verdik. Tur dedim ama turu biz kendimiz yapacağız.

Çölü görebilmek için en uygun yerin Ouarzazate ve Ait BenHaddou olduğunu ve nasıl gideceğimizi öğrendik. Sabah erken kahvaltı sonrası yola çıktık. Yaklaşık 3.5 saat yolumuz var. Yolda buraya giden tur otobüsleri ile karşılaştık. Hep beraber güzel dağ manzaraları eşliğinde gidiyoruz.

Ouarzazate Fas’ın güneyinde, Yüksek Atlas Dağları’nın doğusunda bir şehir. Şehrin  güneyinden ise Sahra Çölü başlar. Yani Ouarzazate şehri çöle açılan kapı ya da çölün kapısı olarak nitelendirilir. Şehrin ikinci özelliği ise Hollywood’un bir çok filmi burada çekilmiştir. Hollywood’un Fas şubesi denilebilir. Filmlerde çölle ilgili sahne mi var, haydi Ouarzazate’ye gidelim filmi çekelim dönelim. Şehrin adının kelime anlamı ise Berberi dilinde “gürültüsüz” veya “karışıklık olmadan” anlamına geliyormuş.

Ouarzazate yolunda öyle bir trafik var ki inanamazsınız. Sanki herkes çölü görmeye gidiyor. Ama yolun bazı bölümlerinin inşaatı devam ettiği için o kadar yavaş ilerliyor ki çoğu zaman 25-30 km hızla gidiyoruz.  Manzara inanılmaz güzel. Hele öyle bir yere geldik ki zaten herkes burada mola veriyor.  Yola aşağıya baktığınızda kıvrıla kıvrıla nasıl bir yoldan geldiğinizi görüyorsunuz.

Virajlı yollardan, inşaatı devam eden yollardan devam ediyoruz.

Yanınıza atıştırmalık bir şeyler alırsanız yol daha çekilir hale geliyor. Gerçi yollarda kafe ve restoranlar var ama zaten yol uzun vakit kaybetmek istemeyebilirsiniz bizim gibi. Yok ben zaten gittiğim yerde konaklayacağım derseniz mola verebilirsiniz.

Yolda bir tabela görüyoruz. Atlas Dağlarında 2260m yani 7415 ft yüksekliğe çıkmışız.

Burası Kuzey Afrika’daki en büyük dağ geçididir. Col de Tichka. Tichka zor anlamına geliyor. Buradan ok yönünde giderseniz küçük bir köy görebilirsiniz. Biz gitmedik yola devam ettik.

Sonunda Ouarzazate’ye geldik. Burası tam bir film memleketi. Film stüdyoları, sinema müzesi burada. Daha şehre girdiğinizde sinema ile ilgili görüntülerle karşılaşırsınız.

Şehri panaromik olarak dolaşmaya başladık. Kasbah şehrin ortasında kırmızı duvarları ile sizi karşılıyor.

Taourirt Kasbah

Şehrin ortasında olduğu için ulaşımınız kolay. İçeride görülecek birşey yok. Yani dışarıdan ne kadar görkemli görülüyorsa içi o kadar basit. En fazla 10 dakikada gezebilirsiniz. Çoğu yer de kapalı. Girişi de ücretli.

Kasbah’ın hemen karşısında sinema müzesi var. Doğrusu Fas’ta böyle bir yer beklemiyorduk. Biraz şaşırdık.

Ouarzazate Sinema Müzesi
(Cinema Museum of Ouarzazate)

Müze, Taourirt Kasbah’ın hemen karşısında yer alıyor.  Sinema ile ilgili ekipmanlar, makineler, dekorlar, giysiler, Mısır mumyaları ve daha neler neler.

Burayı görünce ülkemizde Adana’da bulunan sinema müzesi aklımıza geldi. Henüz Adana’da sinema müzesini görmeyenler için tavsiye ederiz.

Burası aslında kocaman bir stüdyo gibi. Müzede, çekilen bazı tarihi filmlerin yapımında yer alan sanat eserlerinin alanları karşınızda.

Müzede kral odalarından, Hollywood’un sanatçılarının resimlerinin bulunduğu odaya kadar her şey var. Hemen favori sanatçımı bulup resmi çektik.

Filmlerde ki mağaradan, dışarıda sergilenen top arabaları ve Mısır firuvanlarına kadar aklınıza ne geliyorsa görebilirsiniz.

Gezdiğiniz zaman aklınıza bazı filmler ve sahneleri geliyor. Güzel bir koleksiyona sahip olan müzede her şey iyi korunmuş durumda.

Müzeden çıktık. Filmlerin çekildiği stüdyolara gideceğiz. CLA Stüdyoları ve Atlas Stüdyoları. Daha önce Amerika’da Universal Stüdyolarını görmüştük. Tabi ki kıyas bile götürmeyeceğini biliyoruz ama bir de burayı görelim.

CLA Stüdyoları

Çok güzel olduğunu okuduğumuz CLA Stüdyoları maalesef kapalıydı. Göremedik. Biz de Atlas Stüdyolarına gittik.

Atlas Stüdyoları

Atlas Film Stüdyoları, Ouarzazate’nin yaklaşık 5 km batısında, 1983 yılında Mohamed Belghmi tarafından kurulmuştur.

Stüdyo, pek çok tanınmış film ve diziye  ev sahipliği yapmıştır.

Taht Oyunları, Arabistanlı Lawrence, Kleopatra, Nil Mücevheri, Büyük İskender, Yalanlar Bedeni, Casus Oyunu, Cennetin Krallığı, Mumya, Yıldız Savaşları ve Gladyatör. Bu filmlerin çoğunun afişini görebilirsiniz.

Stüdyo alanını gezdiğinizde Mısır setleri gayet iyi korunmuş durumda ve hala muhteşem görünüyor.

Girişin ücretli olduğu Stüdyo, Hotel Oscar’ı da içermektedir. İsteyen stüdyo alanını gezer, isteyen otel lobisinde serinler.

Stüdyoyu dolaşırken her dekor hakkında ayrı ayrı bilgi almak isteyebilirsiniz.

Stüdyoyu gezmek için rehberli tur alabilirsiniz. Neyi unutmuyoruz. Pazarlık yapmayı. Ama rehbere çok gerek var mı derseniz,  bizce yok. Girişteki panoda asılan planda zaten yerler belli. Biz rehber almadan dolaştık.

Etrafı dolaşmak eğlenceli ve güzel. Film setlerinin görkemli sahnelerinin arkalarının olmadığını görmek çok komik.

Ancak çoğu dekorun bakımsız ve kırık-dökük olduğunu görmek üzücü. Demek ki artık kullanılmayacak. Halbuki Amerika’da gördüğümüz Universal Stüdyoları her şeyi hazır halde tutuyor, bir sonraki film için.  

Yaklaşık 1 saatte alanı dolaşabilirsiniz.

Atlas Stüdyolarını dolaşmaya devam, hatta bazı dekorlarla denemeler yapmak güzeldi.

Atlas Stüdyolarının hemen dışında kocaman bir kale görünüyor. Plana bakıyoruz, Ceasar’s Palace yani Sezar’ın Sarayı. İstenirse oraya gidip sarayı pardon dekoru görebilirsiniz.

Çıkarken gördüğüm kanatlar bana Singapur Changi alanındaki kanatları ve Beşiktaş’ımı hatırlattı. (Her zaman Beşiktaş’lı olmakla gurur duyarım). Ablam da sişa heykeli görünce dayanamadı. Sanki Ishigaki Adası-Japonya‘dayım, yanımda sişa dedi.

Stüdyoların arkasından aslında çöle adım atıyorsunuz. Kum tepeleri olmasa da çöle uzanabilirsiniz.

Atlas Stüdyolarını bitirdikten sonra şehirde bir tur daha atalım ve Ait Benhaddou’ya doğru yola çıkalım diyoruz. Şehirde souk yani pazarları görüyoruz.

Haydi artık Ait Benhaddou’ya

Ait Ben Haddou

Ait Benhaddou Fas’ta, Sahra ile Marakeş arasındaki eski kervan güzergâhı üzerinde yer alan bir köydür. Burası da pek çok filme ev sahipliği yapmış. Özellikle Game of Thrones. Öyle yapılacak çok fazla bir şey yok. Birkaç turistik restoran bulunuyor

Ksar yani birbirine yakın yapılmış su içerisindeki evler demektir. Kasbah gibi yani. Ait-Ben-Haddou, da kil tuğlalarından yapılmış ve iç mekanı koruyan kalın savunma duvarlarına sahip, topraklanmış bir şehirdir. Ait-Ben-Haddou, 1987’de UNESCO Dünya Mirası Listesi olarak ilan edilmiş. Ksar karşıdan çok güzel fotoğraf veriyor. İçerisinde bir şey yok. Şehir sanki ıssızlaşmış. Anlatıldığı ya da abartıldığı gibi bir şey yok.

Ama buraya kadar özellikle Ouarzaate’ye geldiyseniz yani yaklaşık 3.5 saatlik bir yol katederek geldiyseniz mutlaka uğrayın.

Burada bir gece kalayım derseniz. Bazı zorluklar var. Konaklayacağınız otelde su veya elektrik olmayabilir. Wi-fi zaten ekstrem bir olay. Isıtma veya soğutma problem yaşatabilir. Burada konaklayacağınıza Ouarzazate’de konaklayın daha iyi. Burada deve turları yapılıyor.

Hatta buradan çölün kum tepeleri için hareket edebilirsiniz Yaklaşık 2-3 saatlik bir yol.  Biz deve üstünde 2 -3 saati göze alamadık.

Marakeş’e dönüyoruz. Yarın Fas’tan ayrılıyoruz. Portekiz’e geçeceğiz.