İstanbul’dan ETS Tur ile başladığımız Yunan Adaları turumuzu Midilli (Lesvos), Rodos, Girit, Atina, Santorini, Mikonos derken tamamladık. Ülkemize dönüyoruz. Mikonos’tan saat 14.00 de ayrılan gemimiz ertesi gün saat 13.30 da İstanbul’da limana giriş yapacak.

Burada gemi rehberlerimize değinmeden geçemeyiz. Misafirleri ile ilgilenen, her soruya güler yüzle cevap veren, sorunları hemen gidermeye çalışan rehberlerimize gerçekten çok teşekkür ediyoruz, hepsi çok mükemmeldi. Rehberlerimiz Çanakkale Boğazı’nda yol alırken Çanakkale Şehitler Abidesi‘ni göreceğiz ama bu gece yarısını geçen bir saatte yaklaşık olarak saat 02.00-02.30 arasında olabilir dediler. Bizim için saatin önemi yok. Mesele uyumadan o saati görebilmemiz. Ne yapalım en iyisi oyun salonunda arkadaşlarla oyun oynayarak vakit geçirelim dedik. Ama o saate kadar herkes birer birer kabinlerine çekildi. Ayakta kalan bir tek Nesli ve Peri yani bizler olduk. İşte Çanakkale Boğazı’ndayız ve Çanakkale Şehitler Abidesi‘ni görüyoruz. Biraz uzakta ama olsun. Hemen fotoğraf çekiyoruz. Biraz silik oldu ama görmek bile bizi çok duygulandırdı, öyle ki çok uzun süren Kurtuluş Mücadelemiz aklımızdan film şeridi gibi saniyeler içinde geçti. Büyük Önderimiz, Kurtarıcımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygıyla, rahmetle ve özlemle anıyoruz.

Gemi kaptanları geçtikleri yerleri geminin seyir defterine saatleri ile kayıt tutarlar. Ama sadece ve sadece Çanakkale’den geçerken Çanakkale Geçildi yazmazlar Çanakkale Çıkıldı yazarlar. Ve bu duygularla biz de kabinimize giderken tekrarlıyoruz. ÇANAKKALE GEÇİLMEZ.

Sabah kahvaltı sonrası İstanbul havasını içimize çekerek limana yanaşıyoruz.

Güzel bir gezinin daha sonuna geldiğimiz için hüzünlüyüz. Bu geziyi de geçmişimizin derinliklerine göndermenin mutluluğu ile yeni gezi fikirlerini kafamızda oluşturmaya başladık bile.