Friglerin 3000 yıl önce yaşadıkları vadide Frig Yolu’nun belirlenen üç rotasını (Afyonkarahisar rotası (Seydiler; Ayazini Metropolisi, Göynüş Vadisi); Kütahya Rotası; Eskişehir (Pessinus) – Ankara (Gordion) tamamlayıp bu üç rotanın buluşma noktası kabul edilen Yazılıkaya-Midas Şehrine gidiyoruz. Frigler için Gordion başkent, devletin en güçlü politik merkezi, Yazılıkaya-Midas şehri en önemli dini merkezidir.

Eskişehir’den çıktığımız yolda yine hem Frig antik yerleşimlerini, kaya mezarlarını hem de harika bir Selçuklu-Osmanlı mimarisi olan Seyitgazi’de ki Seyyid Battal Gazi Külliyesi’ni görmeyi planladık. Seyitgazi Eskişehir’e yaklaşık 40 km mesafede. Seyitgazi’ye geldiğimizde Seyyid Battal Gazi Külliyesi’ni dönüşte görmeyi düşünerek 30 km mesafede ki Yazılıkaya’ya yöneldik. Yolumuzun üzerinde ki Seyitgazi ilçesine bağlı Fethiye Mahallesi ve İnliyayla Kaya Mezarlarını görmek üzere mola veriyoruz.

Mola sonrası Yazılıkaya-Midas Şehri için yol ayrımından devam ediyoruz. Yaklaşık 18 km daha yolumuz var.

Yazılıkaya Mahallesini geçerken zamansız öten horoz seslerini dinleyerek, her köyde görmeye alışık olduğumuz mavi boyalı kapı-pencereli evlerin ve kış için hazırlanmış gübre yığınları arasından geçerek Frigya Yolu buluşma noktası olan noktaya Yazılıkaya’ya ilerliyoruz.

Yazılıkaya-Midas Şehrine geldik.

Parke taşlar döşenmiş yoldan karşıdan muhteşem görünen anıta doğru çıkıyoruz. Güneş tepede yüzünü gösterse de inanılmaz soğuk bir hava. Rüzgar da ona keza. Şimdiden söyleyelim buraya gelirken mutlaka üzerinize kalın kıyafetler alın. Frig Vadisi’ni gezmeye karar verenlerin Frig Gezi Rehberimizi okumalarını tavsiye ederiz.  

Yazılıkaya Frig’lerin dini merkezi. Vadide Friglerin ana tanrıçası Kibele’ye adadıkları karşıdan muhteşem görünen dev anıtı görünce çok şaşırdık. Dağların arasında öyle gizemli bir şekilde göğe yükseliyor ki Friglerin görkemini 3000 yıldan günümüze taşıyor. Ancak anıtta herhangi bir koruma alanı olmaması bize biraz garip geldi. Niş bölümünün duvarları ve zemini defineciler tarafından tahrip edildiğinden oldukça zarar görmüş. Kayada meydana gelen çatlağın daha fazla zarar görmemesi için 2015 yılında onarım çalışması yapılmış. Zaten bizi en çok şaşırtan; anıtların tahrip edilmesi, kaya mezarlarına yani geçmişi günümüze taşıyan tarihin üzerine bir kalp çizilmesi, aşk ilanı yapılması, gelen kişilerin isimlerini yazmaları ya da kazımaları ve ateş yakmaları. Bu kadar sorumsuzluk insanın içini acıtıyor. O yazıyı yazanlara içimizden neler geçirdik, siz tahmin edin artık.    

Frig kaya anıtlarının en görkemli örneği olan Midas Anıtı bizi çok etkiledi. Anıt adını, sol üst kısmında Frigce yazan “Midai” kelimesinden almış ama yöre halkı anıta Yazılıkaya demiştir. Midas Anıtı’ndan dolayı buraya “Midas Şehri” denmektedir. Anıt 17 m yüksekliğinde ve 16.5 m genişliğinde olup doğuya bakmaktadır. Yerden yüksekliği ise 1.20-1.80 m. 

Midas Anıtının sağında düzinelerce odadan oluşan bir kaya oluşumu var. Kayada görülen onlarca açıklıklardan dolayı “Kırk Göz” anlamına gelen Kırkgöz Kayalıkları denmektedir.

Kırkgöz kayalıklarının geçmişte yerleşim alanı olarak kullanıldığı sanılmaktadır.

Kırkgöz kayalıklarında en dikkat çeken nokta ise insan yüzünü ve köpeği andıran oluşumlardır.

Midas Anıtı ve Kırkgöz kayalıklarından Bitmemiş Anıta doğru giderken hemen sağımızda Sarnıç görüyoruz. Sarnıcın boyutları ve merdivenleri de dikkate alındığında sadece su toplamak amacıyla değil dini bir işlevi olduğu da düşünülmüş. Kaya basamakları dış etkenlerden dolayı aşınmış.   

Midas Anıtı ve Kırkgöz kayalıklarından 200 m ileriye doğru gidince Bitmemiş Anıt bizi karşılıyor. Araştırmacıların dediklerine göre mimari elemanların orantısızlığı nedeniyle cephe yarım kalmış ve bu nedenle “Bitmemiş Anıt” olarak adlandırılmış. Bu anıtın diğerlerinden farkı tüm Frig büyük anıtları doğuya bakarken bu batıya bakan tek anıttır. Anıt 7 m yüksekliğinde ve 10 m genişliğindedir. Üst kirişler baklava sıraları ile dekore edilmiştir. 

Yolumuz üzerinde ki Anıtsal Frig Kaya Mezarı Frig mimarisinin en detaylı şekilde kayaya oyulmuş dikdörtgen planlı ve tek odalıdır. Kaya basamakları ile küçük mezar odasına inilmektedir. Hiç dururmuyuz hemen inelim mezar odasının içinden bir görüntü alalım.

Midas şehrinde yolumuza devam ediyoruz. Ancak hava oldukça soğuk ve rüzgarlı, kayalar ve ahşap yürüme alanlarının yer yer buz tutmuş olması nedeniyle daha ileriye gidemedik.

Tabeladan Kümbet tarafına ya da diğer tarafına gidecektik. Biz Küçük Yazılıkaya, Gerdekkaya Mezar Anıtı’na yöneldik. Yazılıkaya- Midas Anıtı’ndan yeni yapılan yolda ilerliyoruz. Yolda Frig eserlerini gösteren yönlendirme tabelaları kolaylık sağlıyor. İşte karşımızda Küçük Yazılıkaya Anıtı.

Küçük Yazılıkaya yoldan 100 m. uzaklıkta. Arabayı yol kenarına park edip anıtın yanına gidiyoruz. Anıt “Areyastis Anıtı” olarak da bilinir. Yöre halkı ise bu anıta “Küçük Yazılıkaya” diyor. Anıtın üzerinde Paleo-Frigce yazan Arezastin kelimesinden dolayı “Arezastin Anıtı” olarak da bilinir. Anıt üçgen alınlıklı, baklava motiflidir. Alınlığı bölen dikmelerin iki yanında küçük pencereler vardır.

Yolumuzun sol tarafında Yazılıkaya-Midas Şehrinden yaklaşık 1km uzaklıkta Gökgöz Kale, Pişmiş Kale, Kocabaş Kale tabelasından içeriye gidiyoruz.

Pişmiş Kale vadi seviyesinden 108 m yüksekte yer almaktadır.  Kalenin bilgi tabelasından 3 girişi olduğunu, basamaklarla inilen anıtsal sarnıcı bulunduğunu, Friglerden sonrada bir kale olarak kullanıldığını öğreniyoruz.

Veeee Frig Vadisi’ne oldukça ünlü olan Frig Yolu rotalarına başlayanların, sadece buraları görmek isteyenlerin katıldıkları turların mutlaka uğradıkları Gerdekkaya sapağındayız. Yolu çok bozuk olmayan hatta geçtiğimiz bazı yollara göre çok düzgün olana Gerdekkaya yoldan çok da uzakta değil.

Gerdekkaya Mezar Anıtı Doğanlı Vadisi’nde, Çukurca köyünün 500 m uzağında büyük bir kaya kütlesinin üzerine oyulmuş. Anıt üçgen alınlığı ve iki sütunu ile adeta bir tapınak görünümünde.

Merdivenlerle çıkılan girişten iki ayrı kapı ile girilen anıtta yan yana iki mezar odası var.

Gerdekkaya’dan şöyle bir Frig Vadisini izlemek keyifli

Gerdekkaya’dan yeni yapılan yoldan ilerliyoruz ve Doğankale, Deveboynu Kale’ye gidiyoruz.

Doğanlı Kale’nin bu ismi almasının sebebi uzaktan bakıldığında bir doğan başını andıran görüntüsüymüş. Doğan başına benziyor mu benzemiyor mu onu bilemeyiz ama vadinin en dikkat çekici kaya yapılarından birisi.  

Kale kayaya oyulmuş yedi kattan oluşmuş. Katlar arasında geçiş kaya merdivenleriyle sağlanıyormuş.

Merdivenlerden çıkınca mezarları, şapelleri ve depo olarak kullanılan yerleri görüyoruz.

Kaleden vadiye bakmak çok keyifli.

Yolumuz üzerinde gördüğümüz Topkale yolu o kadar kötüydü ki gitmedik. Çukurca Kasabasından geriye dönüyor Yazılıkaya-Midas Şehri’nden Kümbet’e geliyoruz. Kümbet’te tepede görünen Himmet Baba Türbesi’ne çıkıyoruz.

Himmet Baba Türbesi sekizgen gövdeli, gövdesi kesme taşlarla örülmüştür. Üzerinde tuğladan piramidal külah çatı ile kapatılmıştır. Etrafındaki mezarlar üzerindeki kitabelerden Osmanlı dönemine kadar kullanıldığı anlaşılır. 

Himmet Baba Türbesi’nin hemen aşağısında içeri doğru olan yolda, kısa bir yürüyüş mesafesinde, köy evleri arasına sıkışmış Aslanlı Mabet (Solon’un Mezarı) yer alır. Tabela’da her ne kadar Salon Mezarı olarak yazılsa da doğrusu Solon Mezarı’dır. Ah bu yazıları yazarken, tabelaları hazırlarken biraz daha dikkat etmeyi unutmasak ne güzel olur du….  

Frig Yolu ve Frig Vadisi ile ilgili diğer videolarımız You Tube kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın.

Aslanlı Mabet Frig Uygarlığı’nın inanç Merkezi Yazılıkaya Platformu’na ulaşan antik yol üzerinde bulunmaktadır. Köy evlerinden birine bitişik bir kaya kütlesine oyulmuştur. Aslında ilk yapılışı tarihi Frig döneminden de geri gider. Özellikle cephesinde yapılan anıtsal düzenleme ve kabartmalarıyla Roma döneminde kullanılmıştır. Yüksek kabartma olarak işlenmiş üçgen alınlıkta ortada bir kalkan ile her iki yanında birer kartal kabartması vardır. Alınlığın hemen altında ise her iki yanında karşılıklı yerleştirilmiş iki aslan kabartması bulunur. Mezar, ismini ana odanın kapı yazıtında geçen Solon isminden alır. Aslan kabartmaları nedeniyle Aslanlı Mabet olarak da bilinir.

Yazılıkaya-Midas Şehri, Çukurca ve Kümbet arasında araba ile hareket ederken geçtiğimiz yollar bazen keyif verici bazen de çok yorucu ve zorlayıcı oldu. Hele ki  1 gün önce yağmurun yağması ile bazı yollar oldukça ağırlaşmıştı. Yollarda gördüğümüz yönlendirme tabelaları ve kırmızı beyaz çizgiler özellikle vadiyi trekking yaparak, bisikletle ya da ATV kiralayarak gezecekler için çok iyi.

Frig Yolu ve Frig Vadisi hakkında merak ettiklerinizi Frig Vadisi Gezi Rehberi‘mizde bulabilirsiniz.