Hindistan Cumhuriyeti ya da kısaca ve en çok söylenen şekliyle Hindistan, “Namaste”. Yani Hint’çe merhaba. Hindistan denilince söylenecek ve yazılacak o kadar çok şey var ki.
Hindistan hakkında genel bilgiler
Hindistan Güney Asya’da yer alan kocaman bir ülke. Hindistan o kadar büyük bir araziye sahip ki ülkemizden 4-5 kat daha büyük bir yüz ölçümüne sahip. Dünyanın arazi bakımından 7. büyük ülkesi. Nüfus bakımından ise 2024 verilerine göre Dünyanın en kalabalık ülkesi. Yani bildiğimizin aksine Çin’i geçmiş durumda. Başkenti Delhi, para birimi Rupee (Rupi). Bu kadar kalabalık bir ülkede doğal olarak kültürel çeşitlilikte çok fazla. Ülkenin resmi dilleri İngilizce ve Hintçe ancak 22 adet de bölgesel dile sahip. Assam dili, Bengali, Bodo, Dogri, Gujarati, Kannada, Kashmiri, Konkani, Maithili, Malayalam, Meitei, Marathi, Nepali, Oriya Dili, Pencapça, Sanskritçe, Santali, Sindhi, Tamilce, Telugu, Urduca, Brohice. Hindistan, yirmi sekiz tane eyalet ve yedi tane birlik bölgesinden oluşur. Bizim yolculuğumuz Delhi’den başladı. Varanasi’ye trenle, Agra’ya trenle devam etti. Klasik “altın üçgen”e Varanasi eklendi.
Hindistan’da baskın din ise Hinduizm’dir. Daha sonraki dönemlerde Budizm, Jainizm ve Sihizm ortaya çıktı. Bu dinlerin ve kültürün etkileşimi ile, Hindistan dünyadaki en ilgi çekici ülkelerden birisidir. Hindistan’da renklerin dili olduğunu biliyor musunuz? Siyah; kötülük, öfke, olumsuzluk, ölüm; Beyaz; renksizlik, yoksunluk (Hinduizm inancına göre yas tutanlar beyaz giyer). Varanasi yazımızda detaylı okuyabilirsiniz ama kısaca burada bahsedelim. Varanasi’de Holi Festivali hazırlıklarında atılacak, pardon fırlatılacak boyalar üstümüzden kolay çıksın diye beyaz giymiştik. İnanın o kalabalıkta ne üstümüze boya atıldı ne de yanımıza yaklaşan oldu. Herhalde bizi de yas tutuyor dediler. Çok işimize yaradı.
Kırmızı; ateş, bereket, Sarı ve turuncu; uğurlu ve kutsaldır. Mor kederdir. Mavi Lord Krisha’nın rengidir. Pembe; tazeliktir. Hindistan’da ki din konusunu çok iyi işleyen Aamir Khan’ın PK filminin izlemenizi tavsiye ederiz.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hindistan’a gitme fikrimiz
Hindistan belki de herkesin en çok merak ettiği ama gitmeye en çok çekindiği, hakkında olumlu ama çoğunlukla olumsuz şeylerin daha fazla söylendiği gizemli ülke.
Bizim Hindistan adını ilk duyduğumuz yıllar çocukluğumuza dayanır. Şöyle bir geriye dönüp hafızamızın kıyısını köşesini araştırdığımızda annemin bahsettiği Avare filmi geliyor aklımıza. Raj Kooper’in oynadığı filmin müziğini sevgili anacığım ne güzel de mırıldanırdı evde iş yaparken. Sonra Coğrafya derslerimizde ülkeleri işlerken öğretmenimizin bahsettiği Tac Mahal.
Filmin müziğini mırıldanırken Tac Mahal’i görme isteğimiz bizim hayal defterimize Hindistan’a gitme fikrini yerleştirdi. Yani Hindistan’a gitme fikrimiz çooooooook eskilere dayanır.
Ama hayat işte, bu fikrimizi oldukça ileri tarihlere erteledi. Hint filmlerinin ülkemizde gösterilmeye başlaması, özellikle Aamir Khan’ın Dangal filminin televizyonlarda sıkça yayınlanması ile Hindistan yine öncelik sırasını aldı.
Ama bu ülkeye giderken korkularımız ve çekincelerimiz oldukça fazlaydı. Söylenen ilk şey herkesin çok iyi bildiği gibi bu ülkenin çok pis olmasıydı. Bir de bunlara yemeklerin çok acı ve hijyenden uzak olması, ülkede yaşanan taciz ve tecavüzlerin çok olması, yaşanan kaçırılma olaylarını da okuyunca tereddütlerimiz biraz da korkuya dönüştü. Söylenen bir söz ise kafamıza çok takılmıştı. Hindistan’a gittiğinde ya çok seversin ya da nefret edersin. Bu kadar birbirinden uzak iki kavram. Öte yandan teknolojide çok hızlı ilerleyen ama dünyanın en yoksul nüfuslarından birine sahip bir ülke. Yani Hindistan tam çelişkiler ve tezatlar ülkesi.
Hindistan’a yalnız gidilir mi?
Ablam Nesli ile birlikte bu gezi bloğunu yazmaya ve kendimizce gezgin olmayı kafamıza koyduğumuzda Hindistan’ı da mutlaka görmeliyiz dedik. Bizim yazılarımızı okuyanlar bilirler. Biz genelde kendimiz seyahat ederiz. Gittiğimiz ülkede araç kiralar, gitmeden Booking.com’dan otellerimizi ayarlar ve gezilecek yerlerin listesini yaparak kocaman bir dosya ile yola çıkarız. Burada da kendimiz gidebilir miyiz dedik. Hindistan’a giden kişilerden sorduk. Cevap kesinlikle hayır oldu.
Sonra kendiniz gidebilirsiniz ama kendiniz araç kiralayıp burada kullanamazsınız, isterseniz şoförlü araç kiralayın ama o da ne kadar güvenilir olur dediler. Yani her olumlu başlayan konuşma sürekli ama, ama diyerek olumsuzlaşıyordu. Dünyanın birçok yerinde araç kullanan bizler biraz şaşırdık. Ancak bilenlere ve söylenenlere de kulak vermek gerek dedik. Gittiğimizde söylenenlerin az bile olduğunu gördük.
Hindistan’a bir tur şirketi ile gitmeye karar verdik. Ama öyle bir zaman ayarlayalım ki Hindistan’ın en ünlü festivali olan Holi’ye de katılalım, festival coşkusunu yaşayalım dedik.
Yaptığımız araştırmalarda Keşfet 101 tur şirketi ile gitmeye karar verdik. Holi Festivalini de düşününce Mart ayı bizim için uygun olacaktı.
Karar verildi. Holi Festivali içinde olacak şekilde tezatlar ülkesi, acabaların çokça olduğu, her cümlede ama diye başlayan ancak herkesin gitmek için rüyasını süsleyen olumsuzluklar ülkesine gidiyoruz. Sizlere olumlu, olumsuz, hayal kırıklığı yaşadığımız ya da çok sevdiğimiz ve hoşlandığımız her şey den yazılarımızda bahsettik. Yazılarımızı okuduğunuzda aklınıza takılan sorulara cevap bulacağınızı sanıyoruz. Haydi o zaman hazırlıklar başlasınnnnnnnn.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hindistan’a gitmek için vize gerekli mi?
Evet vize gerekli. Aslında yapılacak ilk iş Hindistan vizesi almak. Hindistan Türk’lerden pasaport rengi ne olursa olsun vize istiyor.
Pasaportlarımız yeşil olmasına rağmen vize için gerekli evrakları hazırlamaya başladık. Ama öyle sıkıntılı ve korkulacak gibi, özellikle Schengen Vizesi almak gibi zor değil. Evraklarınız tamamsa red edilme riskiniz de yok.
Önce internet üzerinden Hindistan Vize Başvurusu yapıyorsunuz. Peki neler gerekli vize için?.
– En 6 aylık geçerlilik süresi olan bir pasaport. Pasaportunuzda 2 adet boş sayfa olmak zorunda.
– Online Hindistan Vizesi başvuru formunun çıktısı
– 2 tane biyometrik fotoğraf ama ölçüleri standart biyometrik foto gibi değil, 5×5 cm olmalı – Otel ve uçak rezervasyonları şart
– Nakit olarak vize bedeli (2024 yılında 103$, Paranız tamam olsun, para üstü almak sıkıntılı olabiliyor)
Evrakları tamamlayıp sabah saat 10.00 da Ankara’daki Hindistan Büyükelçiliğine teslim ettik. (Sabahın ilk randevusunu kapmaya çalışın). Aynı gün saat 17.00’de vizelerimiz onaylanmıştı. Biz Başvuruyu Ankara’dan yaptık. İstanbul’dan da yapabilirsiniz.
Aşı gerekli mi?
İşte önemli bir konu. Bunun cevabı Hindistan’a ne zaman gideceğinize, hangi mevsimde gideceğinize ve hangi bölgeye gideceğinize göre değişmekte. Hindistan, çok farklı coğrafik özelliklere sahip ve çok çeşitlilik gösteren bir ülke. Hijyen koşullarını ve çok kalabalık bir ülke olduğunu düşününce tifo, sarılık, sıtma, hepatit A ve B gibi tropik hastalıkların farkında olup aşı olmak gerekebilir.
Biz Hindistan’da 11 gün kaldık. Varanasi gibi belki de hijyenin en az olduğu yerde konakladık, Gangaa Aarti törenlerine katıldık,
Ganj Nehri’nde tekne turu yaptık, ölü yakma törenlerini izledik ve Holi Festivali hazırlıklarına katıldık.
Ama hiçbir aşıyı da olmadan gittik. Biz bağışıklık sistemimize çok güveniriz. Size tavsiyemiz gitmeden bir doktora ya da sağlık kuruluşuna bu konuyu danışmanız.
Hindistan’a nasıl gidilir?
Hindistan’a İstanbul’dan direkt uçuş var. Başkent Yeni Delhi, Bombay, Hyderabad, Ahmedabad ve Goa şehirlerine ülkemizden uçuşlar var. Biz Indigo hava yolları ile İstanbul’dan direkt uçuşla Delhi Hava Limanına indik. İstanbul’dan saat 20.15 te başlayan yolculuğumuz Hindistan yerel saati ile 04.40 ta Delhi’de tamamlandı.
Delhi Hava Limanında bizleri Buda’nın değişik el hareketleri karşılıyor. Hava Limanı çok düzgün, modern ve temiz.
Pasaport Kontrolünden sonra ülkeye girmek için bir form dolduruyoruz.
Formda ne kadar kalacağınız, nerede kalacağınız, hangi vizeyle geldiğinize dair bilgiler var. Saatlerimizi ayarlıyoruz. Hindistan ile Türkiye arasında ki saat farkı 2.5 saat. Hindistan konumu Türkiye konumundan 2 saat 30 dakika ileri.
Hava Limanında pasaport ve check in işlemlerini tamamlayarak (ki saatler saat 06.00’yı gösteriyordu) bizi bekleyen otobüsümüze binerek otelimize hareket ettik.
Kendine özgü ve başka hiçbir yere benzemeyen bu ülkede hava alanından çıktığımız andan itibaren bir başka dünya ile karşılaştık.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hindistan nasıl gezilir?
Hindistan turları klasik olarak meşhur “Altın Üçgen” olarak bilinen “Delhi-Agra-Jaipur” rotasını kapsar. Bu rota yaklaşık 6-7 günde tamamlanır.
Biz özellikle tur programında görmeyi istediğimiz Varanasi olduğu için 11 günlük programı olan Keşfet 101 tur şirketini tercih ettik ama tur şirketinden memnun kaldık mı derseniz, gezimizde çok hayal kırıklıklarımız oldu. Programda yazılan birçok şey gerçekleşmedi. Programda yazan ama yapılmayanları yazılarımızda bahsettik. Yani Hindistan’a tur ile gelecekseniz doğru bir şirket ile gelmelisiniz (Tabi bunu yaşamadan biz de bilemezdik, programda yazılanlara güvendik).
Hindistan’a ne zaman gidilir?
Hindistan çok büyük bir ülke olduğu için kuzey ve güneyinde gidilecek mevsimler farklı. Muson yağmurları dönemi çok önemli. Hindistan’ın güney bölümünde yaz ayları oldukça sıcak olabilir, çünkü ekvatora yakındır. Hindistan’ın kuzey kısmında sıcaklık 0 santigrat dereceye kadar düşebilir. Hindistan’ı ziyaret etmek için en iyi aylar Ekim-Mart arası. Biz Mart ayında Hindistan’ın kuzey kısmına gittik. Varanasi’de yakalandığımız yağmur oldukça şiddetliydi.
Hindistan’da nerede konaklanır?
Aslında cevap cebinize bağlı, nerede isterseniz orada konaklayın demek isterdik ama gideceğiniz ülke Hindistan olunca standart üstü bir otel tercih etmek zorundasınız. Hostellerden en lüks otellere kadar tercihiniz olabilir. Ancak kendiniz gidecekseniz mutlaka önceden gideceğiniz otelleri belirleyin. Biz bunun için her zaman çok güvendiğimiz ve kullandığımız Booking.com sitesini öneririz. Çünkü Booking.com’da kötü yorum almaktan ve şikayet edilmekten korkuyorlar.
Biz nerede mi kaldık? İlk konakladığımız yer Delhi’de Bloomrooms Oteli oldu. Konum olarak çok iyi yerde olmasa da otel temiz ve hijyenikti. Üstelik resepsiyonda sürekli kapalı şişe suyu, kahve ve kapalı içecek sunmaları bizim için avantajdı. Varanasi’de Diamond Otelde konakladık. Geniş, temiz odalar ve iyi sayılabilecek kahvaltıya sahipti.
Agra’da Radisson Otelde konakladık. Adına bakıp hemen çok şanslısınız demeyin. Otelin kahvaltısına diyecek lafımız yok ama gittiğimizde asansörler arızalıydı ve odalarımız 5. kattan verilmişti. Yani o yorgunlukta 5 kat inip çıkmak zordu, hele bir de odalarda internet olmaması ayrı sorun oldu. Jaipur’da İbis otelde konakladık. Odalar temiz ama biraz küçüktü
Hindistan’da ne yenir-içilir?
Hani biz de bir laf vardır “yediğin içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat”. Gördüklerimizi size yazılarımızda anlatmaya çalıştık. Ancak yediklerimizden, daha doğrusu “yiyemediklerimizden” de bahsedelim. Hindistan’da belki de en büyük sorun yeme-içmek. Burada tüm yiyecekler çok acı. Pardon yanlış söyledik, korkunç acı demeliydik. Hint’liler baharat koymadan, acı olmadan yemek yapamıyorlar sanki. Neden derseniz? güzel bir restoranda bizim yurt dışında sıklıkla tercih ettiğimiz margarita pizza siparişi verdik. Menüde pizza klasik olarak özellikle belirtilmişti. Gelen pizza acı. Garsonu çağırdık neden diye sorduk, acı olmadan nasıl pişecek bu yemek diye şaşkınlığını belirterek kendince bizi ayıpladı. Neyse ısrar karşısında acısız pizza geldi.
Hindistan’da bizim Urfa’lılar herhalde rahat rahat yemek yiyebilir diye düşündük. Ama acı tadı veren sadece kırmızı biber değil ki. Aslında burada biber az kullanılırmış. Yemeklere başka acı baharatlar konulurmuş. Bir de yemekler acı olmanın yanında çok keskin alışık olmadığımız kokular saçıyor. Baharatlı yiyecekler alışık olmadığımız için mideye dokunabiliyor. Acı seviyorsanız belki ilk birkaç gün size cazip gelebilir ama sonraki günler mide sorunu yaşanabiliyor.
Özellikle sokak yiyeceklerinden uzak durmanız gerek. Ama siz ben değişik bir ülkeye geldim, değişik yemek kültürünü denemeliyim diyenlerdenseniz kendiniz bilirsiniz.
Grubumuzdan yediği yemekten Agra’da gece rahatsızlanıp hastaneye yetiştirilen, tüm geceyi hastanede geçiren ve Tac Mahal gezisine bile gelemeyen arkadaşımızı düşününce sokak yemeklerinden uzak kalmalısınız diyoruz. Mide ilacı, kabız ve ishal ilaçlarınızı mutlaka getirin. Amaaaaa yine de bazı arkadaşlar dönerken birkaç çeşit baharat ve özellikle de 40 çeşit baharatın karışımı olduğu söylenen “köri”yi aldılar. Azar azar yemeklerde kullanırız dediler. Biz hiçbir rahatsızlık ve sıkıntı yaşamadık. Ama yanımızda ülkemizden destek sağlayacak yiyeceklerimizi getirdik. Hindistan çok sıcak bir ülke olduğu için balık ve tavuk çok hızlı bozuluyor. Kırmızı et zaten kolay bulamazsınız.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hava çok sıcak biraz dondurma yiyerek azıcık serinleyim demeyin. Çünkü ülkede elektrikler çok sık gidip geliyor. Dondurmalarda eriyip, bozulup, elektrikler gelince yeniden donuyorlar. Bu da tam bir mikrop yuvası demek. Hatta dondurma paketli ürün bile olsa risk etmemekte fayda var. Sakın bir kere yesem ne olur demeyin. Gezi süresince dondurmadan uzak durduk. Kahvaltıda turşu, mercimek yemeği ve pilav görmek Asya gezilerimizde artık bizi şaşırtmıyor. Sanki kahvaltı değil de öğle yemeğine gelmişiz gibi. Bazı otellerde pancake ve yumurta gibi seçenekler var. Biz yumurta seçeneğini gördüğümüzde çok mutlu oluyoruz. Gelsin omletler.
Su tüketimi yiyecekten daha önemli bir konu. Hindistan’da şebeke suyu çok pis. Musluk suyunu içmeyin, hatta dişlerinizi bile içme suyu ile fırçalayın deriz. Duş alırken bile ağzınıza su kaçırmayın. Buzlu içecekler tüketmeyin. Buzların şehir suyundan yapılıyor olma ihtimali çok yüksek. Hatta Radisson Otelde yaşadığımız olayı anlatalım. Odalarda kendilerinin doldurduğu şişe suları var. Bunlar musluk suyu mu dediğimizde merak etmeyin arıtıcımız var dediler ama bazı arkadaşlarımız ishal oldu.
Şehir suyu değmiş gıdalardan kaçının. Özellikle salata ve yıkanmış meyveleri yemeyin. Soyulmuş meyveler sıcakta çok çabuk bozuluyor.
https://www.youtube.com/shorts/cx5NBZG9vOA?feature=share
Smoothie içerken iki-üç kere düşünün. Soğuk kahvelerden uzak durun. Gazlı içecek içmek isterseniz mutlaka kapalı kutu ya da kapalı şişede olanları tercih edin. Mc Donalds’da bile gazı içecekler makinede yapılıyor, suyundan emin olamazsınız. Eeee peki ne yapacağız, aç mı kalacağız?. İçeride çok fazla turist olan restoranları biraz pahalı da olsa tercih edin.
Hindistan’da ulaşım?
Hindistan’a gittiğinizde ulaşımın sağlanması için yol şeritlerine, trafik işaretlerine, trafik lambalarına ihtiyaç olmadığını gördüğünüzde şaşırmayın. Burada geçerli tek şey korna. Evet yanlış duymadınız kornaya bas yolu kap anlayışı yaygın. Hani yazımızın başında Hindistan’a gidersek araç kiralayabilir miyiz? sorusuna hayır cevabı almıştık ve şaşırmıştık ya. Asıl buraya geldiğimizde ne kadar doğru söyleyip hatta ne kadar eksik söylediklerini anladık.
Hindistan’da bırakın araç kullanmayı, araçlara bindiğinizde duyduğunuz korna sesleri bile sinir bozmaya yetiyor. Kaos ve kargaşa içinde sinir harbi yapmak da cabası. Burada insanların ehliyeti var mı diye saçma bir soru geliyor aklımıza. Burada ulaşımın en büyük aracı tuk tuk lar. Tuk tuklara bindiniz mi korna ile bütün yollar size açılıyor. Üstelik arkalarında “HORN PLEASE”. Yani “Lütfen korna çalınız” diyor.
Sonra rickshaw’lar gündemde. Üç tekerlekli ve insanlar tarafından çekilen bisiklet benzeri çek çekler. Bunlara binmek de keyifli ama çeken kişilerin zayıflığı karşısında nasıl oluyor da çekebiliyorlar diye düşünüyoruz. İnsanın vicdanı sızlıyor.
Otobüsler var ama çok dolu oluyor, diğer ulaşım seçeneklerine göre bir tık daha az güvenliler. (2012 yılında otobüste yaşanan toplu tecavüz olayı aklımıza geldi).
Taksiler ise en pahalı ulaşım aracı. Taksimetre var ama her zaman açmayabiliyorlar. Mutlaka pazarlık yapın, fiyatlar kesinlikle değişiyor.
İsterseniz Jaipur’da City Sight Seeing otobüsler ile tur atın. Gerçi hiç binen kişi de görmedik.
Otoban yollar ise oldukça rahat. Geçiş ücretlerinizi ödeyerek keyifli yolculuk yapabilirsiniz. Ancaakkkk yol üzerinde çok fazla konaklayacağınız yerler yok.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hindistan’da Yoga Keyfi
Neden böyle yazdık. Çünkü yoganın memleketi Hindistan. Varanasi’den Goa’ya birçok yoga okulu bulabiliyorsunuz. Belki siz sadece yoga tatili yapmak için Hindistan’a gelmek isteyebilirsiniz. Yoga tatili yapmak istiyorsanız iki seçeneğiniz var; ya her şey dahil paket sunan yoga retreatlere dahil olmak ya da dışarıdan sadece derslere katılmak. Hindistan’a gelince olmazsa olmazlardan birisi de yoga yapmaktır. İşte buna uyarak Varanasi’de konaklarken grubumuz sabah saat 5’te Ganj Nehri kıyısında yoga derslerine katıldı. Biz ise dersten kaçan öğrenciler modunda katılmadık.
Hindistan’da tecavüz olayları
Diyeceksiniz ki yoga gibi güzel bir konudan buraya nasıl geldik?. Maalesef Hindistan’da hiç de göz ardı edilemeyecek bir konudayız. Aslında Dünya’da bir çok ülkede gerçekleşen bu üzücü olaylar Hindistan’da daha fazla olarak kabul ediliyor. 2012 yılında Delhi’de bir otobüste 6 kişi tarafından tecavüze uğrayan genç kızın haberi gündemi sarsmıştı. Otobüs doluydu ve kimse müdahale etmemişti. İspanyol çift, çıktıkları dünya turunun Hindistan ayağında geceyi geçirmek için çadır kurdukları sırada 7 kişinin cinsel ve fiziksel saldırısına uğramışlardı. Bunları okuyarak gittiğimiz Hindistan’da biraz daha dikkatli olmamız gerek.
Hatta bir Türk gezginin annesi ile Varanasi’de kaçırılmaktan son anda nasıl kurtulduklarını okuduğumuzda çok daha dikkat etmek gerek diye düşündük. Varanasi’de Holi Festivali hazırlıklarını izlemeye gittiğimiz Ganj Nehri kıyısında eğlenen ve merakla fotoğraf çeken grubumuza Hint’liler yakın temasta bulununca yerel rehberimizin “burada olabilecek herhangi bir taciz hatta tecavüz olayını hiç birimiz engelleyemeyiz” diyerek uyarması hala kulaklarımızda. Yerel rehberimizin çok hızlı bir şekilde dağılan grubu toparlaması da inanılmazdı.
Hindistan kadınlar için güvenli mi?
Şimdi aklınıza bu soru gelebilir? Bu tamamen Hindistan’ın hangi bölgesinde ya da şehrinde bulunduğunuza bağlı. Bazı yerlerde durum biraz sıkıntılı. Akşam saatlerinde özellikle saat 8’den sonra sokağa çıkmak riskli. Tek başınıza kadın olarak gezmek Hindistan’da zor. Hatta grubumuzda bazı erkek arkadaşlarımız çaktırmadan, sanki yanlışlıkla çarpmış süsü verilerek gizli elle taciz durumları ile karşılaştıklarını söyleyince bu ülkenin biraz sıkıntılı olduğunu söylemek gerek. Hindistan’da ister kadın, ister erkek olun, herkes sizinle yabancı olduğunuz için fotoğraf çektirmek istiyor. Tabi kadın olunca fotoğraf çektirmek isteyen erkeklerin sayısı çok oluyor. Yani siz siz olun güvenliği elden bırakmayın ve yanınıza gelen kişilere fazla sempatik görünmeyin.
Hindistan’da festivaller
Hadi biraz da güzel şeylerden bahsedelim. Hindistan’ın en çok bilinen festivalleri Holi ve Diwali. Holi Festivali ya da Renklerin Festivali baharın gelişinin müjdecisi olarak kutlanıyor.
Festivalde, insanlar baharın başlangıcını ve iyinin kötüye karşı kazandığı zaferi kutluyor. Kutlamalarda insanlar birbirlerine çeşitli renklerde boyalar sürüyor, kötüleri yok etsin diye de şenlik ateşi yakıyor.
Diwali Festivali Hindu takviminin Ashvin ayının 13. gününe denk gelen, “ışık festivali” anlamına gelen bir festival. Genellikle 5-6 gün süren festival Ekim- Kasım ortası kutlanıyor. Hindular, iyiliğin kazanmasını temsilen havai fişek ve maytaplarla ışıklı gösteriler düzenliyor. Ev ve sokaklarını da özel ışıklarla donatıyor, kötülüklerden arınmak için vücutlarını biber, susam veya Hindistan cevizi yağıyla yıkıyor.
Biz Holi Festivalini gördük. Festival coşkusunu yaşadık ve çok eğlendik. Diwali Festivali için de gider misiniz? diye mi sordunuz. Cevabımız Hayır. Bize bir festivalin çılgınlığını görmek yetti.
Hindistan pis mi?
İşte yazımızın başından beri aklınıza takılan soruya geldik. Hindistan pis mi? Kafanızda Hindistan gezisini oluştururken inanıyoruz ki diğer yazılan ve söylenenlerin hepsi bir kenara önce bu soru geliyor. Hindistan pis mi? Evet çok pis bir yer. Gerçi biz Hindistan’ın kuzey bölgesini ve bu bölgede sadece Agra, Delhi, Varanasi ve Jaipur şehirlerini gördük. Gördüklerimize göre değerlendirmelerimizi yapabiliriz.
Hindistan’a pis demek yerine, daha doğru bir şeklide hijyen anlayışları bize hiç uymuyor diyelim. Konakladığımız oteller temiz ve hijyenikti. Ama şehirlerin her yerinde çöpler orta yerde. Şehrin ortasında gezen inekler, maymunlar ve arkalarından bırakılan pislikler.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Sokaklarda insanların tuvalet ihtiyaçlarını yollarda hiç kimseden çekinmeden yapmaları, banyo yapmaktan tıraş olmaya kadar her türlü ihtiyaçlarını sokakta gidermeleri, sokak satıcılarının tezgahında farelerin gezinmesi, kahve fincanlarını elleriyle temizlemeleri, açıkta satılan yiyecekler, ineklerin yiyecek konan kapları yalamaları ama bu kaplara yiyecek konmasını görünce içiniz ne kadar bunları hazmedebilir? Size Hindistan sokaklarından küçük bir izlenme sunalım.
Ama yazılanlara bakarsak Hindistan’ın güney bölgesinde Goa ve Mumbai gibi şehirlerde bu problemler biraz daha çözülmüş.
Delhi’de neredeyse nefes alamıyorduk. Hani şöyle sokağa çıkarsınız temiz bir hava alayım dersiniz ya burada mümkün değil. Delhi’de 1 gün nefes almak 50 sigara içmeye bedel. Evet yanlış duymadınız. Hindistan’da her sene 1.2 milyon insan hava kirliliğinin sebep olduğu hastalıklardan ölüyormuş. İnanın Delhi’de maskeler ile dolaştık. Ganj Nehri’nde tekne turu yaparken bırakın suya girmeyi parmağınızı bile sokmayın demeleri bizi nehri görünce hiç şaşırtmadı.
Kutsal sayılan Ganj Nehri Dünyanın en kirli su kütlelerinden birisi. Amaaaaa Hinduizm inancına göre Ganj asla kirlenmezmiş. Eeee burada yıkanan, çamaşır yıkayan hatta kana kana suyu içenleri görünce bilmem ki ne demeli.
Ama sakın buraya kadar anlattığımız durumları okuyup Hindistan’a gelmemeyi düşünmeyin. Çünkü Hindistan inanılmaz kültürel zenginliğe sahip. Ama şöyle diyebiliriz eğer yurt dışına ilk kez çıkacaksanız Hindistan seyahatiniz ilk 5 hatta 10 ülkenizden birisi olmasın.
Şimdi merak edilen konu neden temizlenmiyorlar. Burada bahsedilen ise Kast sisteminin etkisi. Hindistan’da Kast sistemi var. Kast sisteminde göre Hindular meslek ve görevlerine göre 4 ana sınıfa ayrılıyor:
“Brahminler” En üst grup– Üniversite mezunları, üst düzey yöneticileri, din adamları. İnanca göre Brahminler yaratılış tanrısı Brahma’nın kafasından yaratılmışlar.
2. grup “Kshatriya”lar– Hindistan Ordusunda ki subaylar. Bunlar da Brahminleri korumaları için Brahma’nın kollarından yaratılmışlar.
3. grup “Vaishya”lar-Tüccarlar, esnaflar, toprak sahipleri. Brahma’nın bacaklarından geliyorlar.
4. grup “Shudra”lar -Çiftçiler, zanaatkarlar gibi bedensel işlerle uğraşanlar, Brahma’nın ayaklarından yaratılmışlar.
5. grup “Dokunulmazlar” yani “Dalit”ler: Kast sisteminde bir sınıf olmaya bile layık görülmeyenler. Çöp toplamak, kasaplık ve deri işçiliği vs gibi Hinduların temiz görmediği işleri yapan kişilerden ve kabile mensuplarından oluşuyor. Hindular tarafından dışlandıkları için daha çok ya kendi uzak kabilelerinde ya da Müslümanların olduğu yerlerde yaşıyorlar. Aynı kuyudan su içmeleri bile yasak
Kast sisteminde sosyal ve ekonomik hayatlar belirlenmiş; evlenecekleri kişinin aynı kasttan olması gerekiyor. Kast atlamak mümkün değil. Kast sistemi insanları çok katı sınıflara ayırıyor. Kast sistemi ile en çok mücadele edenlerin başında unutulmaz lider Mahatma Gandhi gelir.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hindistan sineması-Bollywood
Hepimiz çoğunlukla Hollywood filmleri izleriz. Amerikan filmleri hayatımızın her alanında bizimle beraberdir. Ancak bir de Bollywood var. Peki Bollywood nedir? Hindistan film sektörünün kısaltılmış adı. Bollywood, Bombay (Mumbai’nin eski adı) Kaliforniya merkezli Amerikan film endüstrisi için kısa bir referans olan Hollywood’dan türetilmiştir.
Jaipur’da en önemli sinemalardan olan Raj Mandir’de Hint’lilerle birlikte film seyretme keyfi bizim tur programımızda yer alan ve bizi heyecanlandıran bölümdü. Ancak filmin sadece yarısını seyredebildik. Yarısında rehberimiz tarafından sinemadan çıkarıldık. Neden mi? Biz de bilmiyoruz. Belki diyorsunuz ki siz oturup seyretseydiniz. Amaaaa siz Hindistan’da özellikle turistlerin başına gelenleri okumadınız galiba. Gecenin bir yarısında bu riski göze alamazdık. (Internetten 2012 yılında sinemadan çıkan iki gencin otobüste başına gelenleri okumanızı isteriz. ) Ya arkadaş bu nasıl bir şey. İşte Keşfet 101 tur şirketinin son kazığı bu oldu bizlere.Tur şirketimiz Keşfet 101’in bizi üzdüğü durumlardan birisi de buydu. Hindistan’a gitmeden önce mutlaka, My Name is Khan, 3 Idiots, Ghajini, Slumdog Millionaire, Taare Zameen Par, PK, Lagaan, Dhoom 3, Fanaa, Secret Superstar, Dangal (ki sürekli televizyonda gösterilir) gibi filmleri izlemenizi öneririz. Özellikle PK Hindistan’da din konusunu çok güzel işlemiş.
Hindistan’da tren seyahatleri
İki kere 12 saat yataklı vagonda Delhi’den Varanasi’ye, Varanasi’den Agra’ya seyahat etmiş kişiler olarak önerimiz asla ikinci sınıf vagonda seyahat etmeyin.
Öncelikle size Hindistan’ın lüks trenlerinden bahsedelim de moraliniz düzelsin. Maharaca Ekspresi-Dünyaca ünlü bu ekspres ile yolculuk 6 gece 7 gün ve sadece 8750 $; Deccan Odessay 7 gece 8 gün sadece 11.900$. Moraliniz düzelsin diye yazdık ama belki de “bu fiyatlar da ne” der gibi gözleriniz açıldı. (Bu fiyatlar 2024 fiyatları). Tabi bunlar Hindistan’ın lüks seviyesinin üstünde trenler. İlgi çekenler için yazdık.
Biz gelelim şehirler arası bizim yaptığımız tren yolculuklarına. Tur programımızda iki sefer tren yolculuğu yazıyordu. Doğrusu okuyunca heyecanlandık. Otobüs yolculuklarının yanında Hindistan’da tren yolculuğu yapmak ilgimizi çekti. İlk yolculuğumuz Delhi’den Varanasi’ye oldu. Tren istasyonuna geldik.
Bizler bekliyoruz ki 1. sınıf vagonlarda yolculuk yapacağız. Biletlerimiz geldi. Biz şok. Biletlerimiz geldi ikinci sınıf. Üstelik de grubumuz birbirinden ayrı yerlerde.
Yani Hintli’lerle birlikte yolculuk yapacağız. İkinci sınıf vagonlarda kompartımanlar perdeler ile birbirinden ayrılmış ve inanılmaz kötü kokuyor.
Hele ikinci tren yolculuğumuz (Varanasi’den Agra’ya) çok daha korkunçtu.
Trenler güvenli mi, konforlu mu, rahat mı? Bizim cevabımız hepsine hayır. Ama bizim seçeneğimiz yoktu. Keşfet 101 Tur şirketimiz bize böyle kötü bir yolculuğu layık görmüştü…….. İşte bu nedenle Hindistan’a tur ile gelecekseniz bizim yaptığımız hatayı yapmayın. (Bu gördüğünüz 1.sınıf kompartmanların olduğu vagon. Ama biz burada yolculuk yapamadık.
Tren istasyonundan gördüğümüz farelerin tren içerisine kadar geldiğini duyunca tedirginliğimiz giderek arttı.
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Tren yolculuklarımızı merak edenler lütfen detaylı olarak anlattığımız Delhi’de gezilecek yerler 4 (Delhi’den Varanasi’ye) ve Agra’da gezilecek yerler (Varanasi’den Agra’ya) yazılarımızı okusunlar.
Hindistan’dan ne alınır?
Eeeeee farklı bir ülke, egzotik bir ülke, kültür farklılığı bize göre çok fazla olan bir ülkeden ne alabiliriz? Baharat, özellikle köri (Hindistan baharatın sanki ana vatanı), Eğer hoşunuza gittiyse masala çayı, sari (bu giysiyi günlük taşımak biraz zor, ama sevenler için neden olmasın. Sari ile ilgili Sri Lanka’daki deneyimimizi okumanızı öneriririz), paşmina, minyatür, ahşap ve metal objeler. Delhi’deki Chandni Chowk, Khan Pazarı çok ünlü. Pazarlar çok kalabalık, pazarlık yapmayı unutmayın.
Hindistan ucuz mu?
Görünüşte ucuz gibi. Ama ören yerleri ve müzelere girerken turistlere oldukça farklı fiyat uygulaması var. İkinci ve en önemli konu konaklama ve yeme-içme. Eğer ucuz bir yerde kalayım diye hostel, pansiyon gibi yerleri seçerseniz sonradan üzülebileceğiniz sıkıntılı durumlar yaşayabilirsiniz.
Bizim Agra’da yaşadığımız bir olaydan bahsedelim. Agra’da mermer oymacılığı yapan lüks bir mağazaya girdik. Hem alışveriş hem de nasıl yapıldığını görmek için. Tuvalet ihtiyacı için arkada dedikleri bir tuvalete yönlendirildik. İnanın daha yaklaşırken kokudan durulmuyordu, iç görüntüyü söylemeye bile gerek yok. “Çok kötü” dediğimizde hemen yanında bir hostel var dediler ve yerel rehberimizin eşliğinde oraya gittik. İlk kez bir hosteli de yakından görmüş olduk. Odalar küçük ama 4-5 kişilik. Birinde oda içinde tuvalet varmış. Oraya gittik. Tuvalet kağıdı, havlu, sabun yok. İsteyince hemen verdiler. Bir gözümüzü kapatarak ve burnumuzu tıkayarak zorunluluktan girdik.
Yeme-içmeye gelince; Hintli’lerin yediği sokak yemeklerini yerseniz ucuz maliyet sağlarsınız. Düşük bütçeli hostel, pansiyonlar ve restoranlar size sonradan üzülebileceğiniz durumları yaşatabilir. Tavsiyemiz biraz kesenin ağzını açıp tadınızı kaçırmayacak yerlerde kalmanız. Biz turla geldiğimiz için konaklamada bu sorunları yaşamadık.
Hindistan’a giderken neler almalıyız?
Öncelikle ilaçlar. Antibiyotik, mide, kabız, ishal ilacı, probiyotik, ateş düşürücü mutlaka bulundurun. Biz hani her zaman bağışıklık sistemimize çok güveniriz diyoruz ya. Hangi ülke olursa olsun yanımızda mutlaka C-vit, D-vit, çinko, magnezyum gibi takviyelerimizi taşırız. Islak mendil, kağıt havlu, tuvalet kağıdı, kolonya, antiseptik jel, sinek spreyi, özellikle tren yolculuğu yapacaksanız kulak tıkacı ve göz bandı, maske.
Kıyafetlerinize de dikkat etmelisiniz. Kadınlar kısa şortlardan ve kolsuz kıyafetlerden kaçınırsa iyi olur. Bol kesim kıyafetler hem huzur hem de sıcak için daha rahat oluyor. Ayaklarınız terlikle çok kirlendiği için kapalı ayakkabıları öneririz. Ama Hintli’ler gibi terlik giymek bazı yerlerde çok rahatlatıcı oluyor. Kış sezonunda gidecekseniz (Aralık, Ocak, Şubat, Mart) hava gündüz 20-26 derece arasındayken geceleri 0 derecelere kadar düşebiliyor. Mutlaka yanınızda mont, ve özellikle yağmurluk olsun. Biz 1-2 kez yağmura yakalandık.
Hindistan’a gidilir mi?
Tüm yukarıda yazdıklarımızdan sonra bu sorunun cevabı. Kesinlikle Evet. Hindistan çok değişik kültürlerin yer aldığı, zenginlikten fakirliğe şatafattan sefalete ve açlığa kadar tezatlar ülkesi. Ama şunu belirtmekte yarar görüyoruz. Hindistan öyle ben şu ülkeye gideyim tatil yapayım geleyim denilecek bir yer değil. Hindistan gezginlere göre bir yer. Biz yaklaşık şu ana kadar 70 ülke görmüş gezginler olarak diyoruz ki Hindistan gezimiz çok özel bir deneyimdi. Zaman zaman çok şaşırdık, zorlandık, ama geriye baktığımızda iyi ki gitmişiz diyoruz. Bu ülke en azından bir kez görülmeyi hak ediyor.
Yazılarımızda yazdığımız olumsuzlukları okuyup sakın aklınızda “buraya gidilmez” gibi bir imaj uyanmasın. Ancaaaaak çok önemli bir hatırlatma daha Hindistan’ı daha çok tecrübeli gezginlere öneriyoruz ve ilk kez yurt dışına çıkacaklar sakın ilk 5 hatta 10 ülkenizden birisi Hindistan olmasın ve yine unutmayın Hindistan bir tatil yeri değil, daha çok kültür gezisi yapılacak yer. Hindistan’da her yerde normalde korktuğunuz yılanların sanki oyuncak gibi normal görülmesi şaşırtıcı.
Bu ülkeye kendiniz gelebilir misiniz? Tabi ki gelebilirsiniz. Ancak gelmeden önce mutlaka otellerinizi Booking.com’dan ayırtın ki rahat edin.
Eğer tur şirketi ile gelecekseniz iyi bir şirket seçmeye gayret edin. Neden böyle diyoruz. Biz yaptığımız araştırmalarda şirketlerin tur programlarını okuduk. Keşfet 101 tur şirketinin programını ve hakkında yapılan yorumları okuyunca güzel olduğunu düşünerek seçim yaptık. Ama maalesef tur başlayınca birçok hayal kırıklıkları ve olumsuzluklar yaşadık. Tur da yazılan birçok şeyi yapamadık ya da görülecek yerleri göremedik. Bu bizim Hindistan gezimiz için kötü şansımız oldu. En azından siz bizim yaptığımız hatayı yapmayın ve bu tur şirketi ile gelmeyin.
Hani derler ya Hindistan’a gittiğinizde ya nefret edersiniz ya da çok seversiniz. Bize bu soruyu sorarsanız nefret etmek çok ağır bir kelime ve yorumu bize düşmez. Her ülkenin kendine göre alışkanlıkları, kültürel değerleri, yaşam şekilleri var. Ama sevdiniz mi derseniz hayır sevmedik. Ancak Güney Hindistan’a gitmek Goa, Mumbai ve diğer şehirleri görmek istiyoruz. Yani aklımızda bir kez daha Hindistan’a gitmek fikri var.
Hindistan’a gideceklere görmeden ve yapmadan dönmeyin önerilerimiz?
Agra’da Tac Mahal’i güneş batarken/doğarken izlemeden, Varanasi’de ölü yakma merasimlerine katılmadan, Varanasi’de tekneyle Ganj nehrinde gezmeden, çiçek bırakma ritüelini yapmadan, Ganga Aarti törenlerini izlemeden,
Varanasi’nin labirent sokaklarında kaybolmadan, en az 1 kez trenle seyahat etmeden, tuktuklarla şehirlerde dolaşmadan, Hint yemeklerini tatmadan, en az bir kez Bollywood sinemasını görmeden,
Delhi’de Jama Mescid’i ve Kızıl Kale’yi, Jaipur’da Amber Kalesi, Jaigarh Kalesi ve Hawa Mahal’i görmeden, en az 1 kez fil turu yapmadan, dini tapınakları ve farklı dini yapıları gezmeden, en az 1 festival coşkusunu yaşamadan (ki önerimiz Holi Festivali) ve Hint Kınası dövmesi yaptırmadan dönmeyin.
HİNDİSTAN KELİMELERLE ANLATILMAZ YAŞAMAK GEREKİR………
Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.
Hindistan’da gezdiğimiz yerleri sizinle paylaştığımız dosyalarımız
Yorum Bulunamadı