Hindistan’ın kültürel özelliklerini görmek ve Holi Festivali coşkusuna katılmak üzere 11 gün sürecek seyahatimize başlamak için yine İstanbul hava limanındayız. Pasaport ve check in işlemleri sonrasında uçak saatimizi bekliyoruz. Hava limanında vakit geçirmek için tabi ki en sevdiğimiz bir şey almasak da Duty Free mağazalarını gezmek.

İstanbul Hava limanından Indigo Air ile saat 20.15’te başlayan yolculuğumuzda yaklaşık 6 saat sonra yerel saat ile 04.40’ta Delhi hava limanına indik.

Delhi hava limanında Budha’nın el hareketleri bulunan salonda pasaport kontrolleri sonrasında otelimize yerleşerek biraz dinlendik.

Kahvaltı sonrası ilk durağımız Hindistan’ın unutulmaz, Hindistan Bağımsızlık Hareketi’nin siyasi ve ruhani lideri Mahatma Gandhi’nin yaşamının son 144 gününü geçirdiği ve suikast sonucu öldürüldüğü yere gidiyoruz.  

Gandhi Smriti

Eskiden Birla Evi veya Birla Bhavan denilen ev Gandhi Smriti Mahatma Gandhi’ye adanmış bir müzedir. Mahatma Gandhi burada hayatının son 144 gününü geçirmiş ancak 30 Ocak 1948 yılında yine burada suikasta uğramış ve hayata veda etmiştir. Eski Birla Evi, Mahatma Gandhi’nin son ikametgahı oldu ve suikastın ardından ev sahipleri, Hintli iş adamı Birla, müze oluşturmak ve Gandhi’nin olağanüstü yaşamını anmak için evi Hindistan hükumetine sattı.

Gandhi Smriti’ye girdiğimizde site haritasını incelemek oldukça yararlı.

Müze ev 12 odadan oluşmakta. Müzeyi gezmeye başlamadan önce kısa bir video izliyoruz ve merdivenlerden çıkarak müzeyi dolaşmaya başlıyoruz.

Her oda ve koridorda, fotoğraf, eser ve belgeler sergilenmekte.

Sergiler arasında, ekranda videoları yönlendiren müzikli bambu direkler ve çakralar yer almakta.

Gandhi’nin mesajlarını taşıyan çok renkli kaleydoskoplar ve en sevdiği ilahileri çalan ksilofonu sergileniyor.

Müzede en şaşırtıcı olan Gandhi’nin dünyevi kalıntıları. Çerçeve içindeki görsellerde en ilginç olan okuma gözlükleri ve saatidir. Cep saati Gandhi öldürüldüğü sırada durdurulmuş.

Müzede Gandhi’nin burada geçirdiği yıllara ait fotoğraflar, heykeller, tablolar, kayalara yazılan yazılar sergileniyor. Girdiğimiz her oda bir başka anlam taşıyor. Burada Mahatma Gandhi’nin anılarını izlemek insana zamanın durduğunu hissettiriyor.

Gandhi Smriti’deki Gandhi’nin Odası, suikast günündeki haliyle aynen muhafaza edilmiş.

https://www.youtube.com/shorts/qdGcBijOkro?feature=share

Tüm eşyaları sergileniyor. Gözlükleri, bastonu, bıçağı, çatalı ve kaşığı, sabun yerine kullandığı kaba taş. Yatağı yerde düz beyaz bir şilteydi ve yanında alçak, ahşap bir çalışma masası vardı. Bu büyük adamın hayatının sadeliği karşısında etkilenmemek imkansız.

Evi dolaştıktan sonra bahçede suikastın gerçekleştiği şimdi Şehitler Sütunu denilen yere gidelim. Suikastın gerçekleştiği yere giderken bahçeler, heykeller ve çok güzel bakımlı çimenlikler var. Ama en ilgi çeken ise burada özel bir yürüyüş yolu var. Bu yol Gandhi’nin bu dünyadaki son adımlarını gösteren, evden çimenliğe kadar yürüdüğü ayak izlerini gösteriyor.

Ayak izlerinin sonunda ise Gandhi’nin suikasta uğradığı yere geliyoruz. Şehitler Anıtına çıkmak için ayakkabılarınızı çıkartmanız gerek. Ayakkabılarımızı çıkartarak sütunun yanına kadar gidiyoruz. Şehitler Anıtı Mahatma Gandhi’nin Hindistan’ın Özgürlüğü için verdiği mücadelede çekilen tüm acıların ve gösterilen fedakarlıkların son noktasını temsil ediyor. Bu yaşadığımız duygular gerçekten çok dokunaklı bir deneyim oldu bizler için.

Bahçeyi dolaşmaya devam ediyoruz. Mahatma Gandhi’nin iki yanında bir erkek ve bir kız çocuğu tutan, elinde bir güvercin tutan ve kürenin içinden çıkan büyük heykeli de çok dikkat çekici. Gandhi’nin Hindistan’daki yoksullara ve yoksunlara duyduğu evrensel ilgiyi simgeliyor Heykelin kaidesindeki efsanede “Hayatım Benim Mesajımdır” yazıyor….

Bahçede Dünya Barış Gong’unu görüyoruz. Endonezya Dünya Barış Gong Komitesi’nden alındıktan sonra Hindistan Hükümeti Dışişleri Bakanlığı tarafından Gandhi Smriti’ye hediye edilen Barış Gong’u, 11 Eylül 2006’da Satyagraha’nın 100. yılı anısına düzenlenen özel bir etkinlikle açıldı.

Müze, Mahatma Gandhi ve değerlerini yeni nesillere aktarmak için çok güzel düzenlenmiş.

Müze pazartesi ve resmi tatil günleri dışında her gün açıktır. Giriş herkes için ücretsizdir. 

India Gate (Hindistan Kapısı)

India Gate ya da Hindistan Kapısı Yeni Delhi’nin merkezinde, Kartavya yolunun yakınında, bir kavşağın ortasında yer alan savaş anıtıdır.

Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiliz Ordusu için savaşırken hayatını kaybeden 70.000 Hintli askeri anılıyor. Anıt, Afgan savaşında Kuzeybatı Sınırında öldürülen 13.516’dan fazla İngiliz ve Hintli askerin adını taşıyor.

Hindistan Kapısı’nın temel taşı 1921 yılında Connaught Dükü Majesteleri tarafından atıldı ve Edwin Lutyens tarafından tasarlandı.

https://www.youtube.com/shorts/bat9V6KNt34?feature=share

Anıt, 10 yıl sonra dönemin Genel Valisi Lord Irwin tarafından ulusa adandı. Hindistan kapısı 10 Şubat 2021’de 100 yaşına bastı.

Hindistan Kapısı 42 m yüksekliğinde, yaklaşık 625 m çapında bir anıt kapı ve kırmızı Bharatpur taşından alçak bir taban üzerinde duruyor. Hindistan Kapısı yapısı dikdörtgen şeklindedir ve dört yüzünün her birinde geniş bir kemer vardır. Kemer şeklindeki kapı, ülkenin dört bir köşesini temsil eden dört vazo ile çevrilidir. Hindistan Kapısı’nın merkezinde, düşmüş askerlerin onuruna yakılan sonsuz bir alev içeren sığ kubbeli bir kase vardır.

Kemerin kornişinde İmparatorluk güneşleri yazılıdır; kemerin her iki yanında da MCMXIV (solda 1914) ve MCMXIX (sağda 1919) tarihleri ​​yer alan HİNDİSTAN yazısı bulunmaktadır. HİNDİSTAN kelimesinin altında büyük harflerle şunlar yazılıdır:

Fransa’da, Flandre’de, Mezopotamya’da, İran’da, Doğu Afrika’da, Gelibolu’da ve Yakın ve Uzak Doğu’nun başka yerlerinde şehit düşen ve onurlandırılan Hint Ordularının ölülerine ve ayrıca isimleri burada kayıtlı olan ve Hindistan’da şehit düşenlerin Kutsal Hafızasına. Kuzey Batı Sınırında ve Üçüncü Afgan Savaşı sırasında.

Netaji Heykeli

Hindistan Kapısının yaklaşık 150 m doğusunda, altı yolun kavşağında 22 m yüksekliğinde bir kubbe vardır. Kubbenin altında Subhas Chandra Bose Heykeli bulunur.  Heykel aynı zamanda Netaji Heykeli olarak da bilinir ve Hint özgürlük savaşçısı ve Hindistan Ulusal Ordusu  Başkomutanı Netaji Subhas Chandra Bose’ye adanmış, siyah granitten yapılmış yekpare bir heykeldir. Heykelin toplam yüksekliği 8.5 m, toplam genişliği ise 2.4 m ‘dir. 

Yol araç trafiğine kapalı, belli bir bölgeye kadar yaklaşabiliyoruz  ama merkezine girilmiyor.

Kapı trafiğe kapatılıncaya kadar arabalar da geçiyordu. Yerli halk da burayı mesire yeri gibi kullanıyor ve etraftaki çok büyük yeşil alanda oturup sohbet ediyor. Hindistan Kapısı’nın çevresinde çok sayıda park var ve bu da burayı aile pikniği için ideal bir yer haline getiriyor. Parklar temiz ve bakımlıdır, tuvalet olanakları ve ücretsiz içme suyu mevcuttur. Alanın etrafı bahçelerle çevrili olup, ziyaretçilerin oturup keyifli vakit geçirmeleri için uygun bir alan sağlamaktadır.

Hindistan Kapısı, millete hizmet uğruna hayatlarını feda eden cesur askerlerin onur ve anma sembolü olarak duruyor. Yemyeşil çimlerle çevrili, güzel tasarlanmış kemer, huzurlu ve düşünceli bir atmosfer yaratmaktadır.

Her akşam 19:00-21:30 saatleri arasında aydınlatılan kapı, bugün Delhi’nin en önemli turistik mekanlarından biri olarak hizmet veriyor.

Ayrıca yakınlarda yiyecek satıcıları ve hediyelik eşya dükkanları vardır, bu da burayı turistler için uygun bir durak haline getirir. Hindistan Kapısına gelmek için Hindistan’ın en iyi ulaşım aracı olan tuk tuk lar beklemektedir.

Hindistan Kapısı, Yeni Delhi’ye gelen herkes için mutlaka ziyaret edilmesi gereken bir yer. Zengin tarihi, etkileyici mimarisi ile tarih tutkunları, kültür meraklıları ya da sadece dinlenmek için güzel bir yer.

National War Memorial (Ulusal Savaş Anıtı)

Hindistan Kapısı Döngüsünde bulunan bir savaş anıtıdır. Bağımsız Hindistan’ın silahlı çatışmalarında savaşan Hindistan Silahlı Kuvvetlerinin askerlerini onurlandırmak ve hatırlamak için Hindistan Kapısı yakınında inşa edilmiştir ve 25 Şubat 2019’da açılmış. 

Anıt duvarlarında öldürülen silahlı kuvvetler personelinin isimleri altın harflerle yazılıyor.

Anıt da 4 dairesel yapı vardır.

En içte Ölümsüzlük Çemberi anlamına gelen Amar Çakra, ardından Cesaret Çemberi anlamına gelen Veerta Çakra, Gangasagar, Longewala vb. gibi çeşitli Savaşları tasvir eden bronz duvar resimleriyle dolu kapalı bir galeri bulunur Tyag Çakra ve Rakshak Çakra veya Koruma Çemberi.

Hindistan Kapısından savaş anıtına ulaşmak için 10 dakika kadar yürüyüş yapmak gerekiyor.

Bu uzaklık tekerlekli sandalye bulunmadığından yaşlılar, hastalar ve özel engelliler için zor bir durum olabilir.

Giriş kapısı ile çıkış kapısı farklı. Giriş kapısından askerlerin kontrolünden sonra girebiliyoruz. Çıkış kapısı girişten oldukça uzaktadır. Bu yol da biraz uzun.  Giriş ücreti yok.  Fotoğraf çekmeye izin veriliyor.

https://www.youtube.com/shorts/LclXFodTwc0?feature=share

Savaş anıtının çıkışının yakınında tuvaletler ve hediyelik eşya dükkanı bulunmakta

Agrasen Ki Baoli 

Agrasen Ki Baoli 60 m uzunluğunda ve 15 m genişliğinde tarihi basamaklı kuyu olup hem yerli halk hem de turistler tarafından ziyaret edilen oldukça ünlü bir anıttır. Aslında adı “Ugrasen Ki Baoli”’dir.

Kuyuyu kimin inşa ettiğini kanıtlayacak bir tarih olmamasına rağmen 14.yy’da efsanevi kral Agrasen tarafından inşa edildiğine inanılıyor. Baoli, Kuzey Hindistan’ın kullanılan dilinde Üvey Kuyu anlamına gelir.

Delhi’de türünün birkaç örneği arasında yer alan tarihi kuyu üç katlı ve108 basamaklıdır. Her katın iki yanında kemerli koridorlar, ortada batıya doğru konumlanan üç kenarlı küçük bir cami bulunmaktadır.

Baoli film dünyasında oldukça popüler olup bir çok filmde yer almıştır. Aamir Khan’ın başrol oynadığı gişe rekorları kıran PK; Salman Khan’ın başrol oynadığı Sultan filmlerinde kullanıldı.

Agrasen ki Baoli ile ilgili bir efsane bulunmaktadır. Efsaneye göre;  insanları içine atlayıp hayatlarını sona erdirmeye ikna eden mistik bir siyah su içerdiğine inanılmaktadır. Merdivenlerden suya doğru inerken, sanki görünmez bir güç, ziyaretçileri bu kıyamet uçurumuna girmeyi emretmektedir. Hipnotik bir şekilde ziyaretçileri etkilediği söylenmektedir. Bu sebeplerden dolayı Agrasen ki Baoli genellikle Delhi’deki en iyi perili yerler arasında sayılmaktadır.

Burayı ziyaret ettiğinizde sadece fotoğraf çekebilirsiniz. Kuyunun ileri kısımlarına geçmek yasaktır. Oturup dinlenebileceğiniz dik merdivenler vardır. Kuyu her gün; gün doğumundan gün batımına kadar ziyaret edilebilir. Girişi dar bir yolda olduğu için otobüsümüzden inip 5 dakika yürüyoruz.

https://www.youtube.com/shorts/H4u2bAhTrdA?feature=share