Singapur, Endonezya ve Malezya toprakları (özellikle Malezya’nın Johor Eyaleti) arasında ki küçük bir ada devletidir. Kuzey ve batıdan Johore boğazı ile doğu ve güneyden Singapur Boğazı ile kapalı bir ülke olan Singapur’un kendisine ait 40 kadar adacıkla birlikte ada ülkesidir.
Malezya’ya daha doğrusu Johor Bahru’ya 2012 yılında henüz emekli olmadığım zamanlarda bir kongre nedeniyle 4 günlüğüne geldik. BİOJOHOR 2012 The 3rd International Biotechnology and Biodiversity Conference etkinliğine katılmak üzere Türkiye’den Katar-Doha aktarmalı uçuşla Johor Bahru Senai Havaalanına indik.
Havaalanından otele gelirken karşıda gördüğümüz Singapur’a kongreyi aksatmadan nasıl gideriz diye düşünmeye başlamıştık bile. Özellikle Singapur’daki Dünyanın en büyük Orkide Bahçesini görmek istiyoruz. Otelde inanın ilk sorduğumuz soru bu oldu. Singapur’a nasıl gideriz? Johor’dan Singapur’a tren veya otobüs ile gidebilirsiniz dediler. Ama bizim harcanacak çok zamanımız yok. Aynı gün içerisinde gidip, gezip ve geri dönmemiz lazım. O zaman buradan Singapur’a giden taksileri kiralayarak gidebilirsiniz dediler.
Johor’dan Singapur’a bir köprü aracılığı ile geçebiliyorsunuz. Ancak kapıdan geçerken pasaport işlemleri var. Yani İspanya’dan Andorra‘ya ya da İsviçre’den Liechtenstein‘e geçtiğimiz gibi elimizi kolumuzu sallayarak geçemiyoruz. Johor taksi şoförleri bu konuda oldukça tecrübeli. Geçerken hemen bizim pasaportları aldı ve işlemleri yaptırdı. Veee işte Singapur’dayız.
Tabi ki ilk olarak Dünya’nın en büyük Orkide Bahçesi olan National Orchid Garden‘e gittik. Detaylar için tıklayınız.
Singapur’u panaromik olarak geziyoruz. Keşke vaktimiz olsaydı da caddelerinde yürüyerek , mağazalarına bakarak tadını çıkarabilseydik.
Singapur denince aklınıza ilk gelecek şeylerden birisi de yasaklar olacaktır. Yazımızın başında dediğimiz gibi Singapur yasaklar ülkesi. Metroda ya da şehrin bazı noktalarında işaret edilen yasaklardan bazıları…… Aslında bunu başkalarının haklarını rahatsız etmemek için uyulması gereken kurallar olarak da düşünebiliriz.
- Yere tükürmek yasak.
- Sakız çiğnemek yasak. Eğer 1000 dolarınız varsa ceza yemekten korkmaz ve sakız çiğneyebilirsiniz.
- Çevreye çöp atmak yasak. Cezası 1000 dolarda başlıyor, ayrıca kamu görevi cezası da var.
- Tuvaletin sifonunu çekmemek yasak. Tuvaleti bir sonraki kullanıcıya temiz bırakmamak size 150 dolar cezaya patlar.
- Kuşları beslemek yasak. Çünkü siz kuşları beslerken kuş yemleri yemez ise çevreye zarar vermiş olursunuz. Cezası mı 1000 dolar.
- Kirli arabayla trafiğe çıkmak yasak.
- Asansöre işemek yasak. Nasıl biliyor demeyin. Asansörde sensörler anında devreye giriyor ve kişiyi kilitliyor ve polise bildiriyormuş.
- Sigara içmek yasak. Klimalı ortamlarda, binaların ortak kullanım yerlerinde, koridorlarda, merdivenlerde, hastane çevresinde, ticari binaların giriş, ya da çıkış kapılarının 5 m yakınında, otobüs duraklarında, tren istasyonlarında sigara içemezsiniz.
- Toplu taşımada yemek yemek yasak.
- Kapalı alanlarda ve metroda Durian meyvesini taşımak yasak.
Yasakların en sonunda yer alan Durian meyvesini taşımak yasak cümlesi dikkatinizi çekmiştir. Durian nasıl bir meyve ve nasıl bir özelliği var ki yasak oluyor diye merak etmiş olabilirsiniz.
İşte Malezya’da bir pazarda gördüğümüz Durian meyvesi. Dış görünüşü dikenli, ve gerçekten çok kötü kokulu bir meyve. Duriana, “cennet – cehennem”deniyor. Cehennem denmesinin nedeni, dikenlerle dolu kabuğunun pis kokması. Durianın “cennet” kısmı ise, dikenli kabuğu sıyırıp açtığınızda ortaya çıkan meyve, bazı insanlara göre olağanüstü lezzetli olması. O kadar kötü kokuyor ki biz içini görmek için bile açtırmadık. Ancak bakmayın böyle yasak olduğuna kültüre alındığı ülkelerde “meyvelerin kralı“ olarak anılıyor.
Singapur’da Durian meyvesi taşımak yasak ama ne ilginçtir ki ülkenin en sıra dışı binalarından birisi olan Esplanada Tiyatrosu mimari olarak Durian meyvesine benzetilerek yapılmış.
Esplanade Tiyatrosu Marina-Körfezi kıyısında bulunan Esplanade Tiyatrosu.Downtown Core’da Singapur Nehri’nin ağzının yakınında yer alan bir gösteri sanatları merkezidir Binanın ana özelliği dikenleri olan iki büyük cam kubbedir. Durian meyvesi örnek alınarak yapılmıştır. Yaklaşık 1.600 kişilik bir konser salonundan ve sahne sanatları için yaklaşık 2.000 kişilik bir tiyatrodan oluşuyor.
Singapur adı Sanskritçe, aslan anlamına gelen “Simha veya Singha” terimlerinden elde edilmiştir ve ülkenin de ulusal sembolü aslandır. Merlion olarak bilinen yarı aslan yarı balık figür, Singapur’un sembolüdür.
Merlion. Aslan başı ve balık gövdesi ile efsanevi bir yaratık olarak tasvir edilmiştir. Genel olarak hem ülkeyi hem de Singapur halkını spor takımlarında, reklamcılıkta, markalaşmada, turizmde temsil etmek için yaygın olarak kullanılmaktadır. Singapur’a gelenlerin en iyi fotoğraf noktalarından birisidir.
Marina Bay, Singapur’da bulunan bir körfez ve merkezi iş alanıdır. Bölge, Singapur’un ticaret bölgesi olarak kabul edilir ve Singapur’un dünyaca ünlü yapıları, restoranları ve eğlence merkezlerine ev sahipliği yapmaktadır.
İşte yine mimarisi ile öne çıkan, herkesin dikkatini çeken bir yapı. Marina Bay Sands Otel. Karşıdan baktığınızda üç ayak üstüne oturtulmuş bir gemi görüntüsü ile dikkat çekiyor. Aslında 200 metre yüksekliğindeki üç tane 55 katlı gökdelenlerden oluşan binaların üstünde gemi gibi görünen yer teras. Otel bu yapısı ile dünyadaki en tanınmış mimari simgelerden birisi olmuş. Terasta 12400 metrekare alana sahip muhteşem bir bahçe ve geniş güverte ile çevrili büyük bir yüzme havuzu yer alıyormuş. Lüks otelin çatısında teras restoran ve bar varmış. Otelde kalırken, yüksek panoramik havuzda her gün yüzebilir, güneşlenebilir ve restoranlardaki egzotik yemekleri tadabilir, şehrin manzarası hayranlıkla izlenebilirmiş. Otelde kalmak çok zevkli olurdu herhalde……
Kongre Merkezi Açılan bir çiçek modelinde ve son teknoloji ürünü olan kongre merkezi, 2200 ve 1800 koltuklu 2 tiyatro, bir kumarhane ve 4000 araçlık bir otopark da proje kapsamında yapılmış.
Singapur’da dinlenmek için serin sularda botlarla gezebilir, high roller’e binebilirsiniz. Böyle sakin ve temiz bir ülkede derinlere dalmak ve rahat nefes almak bile keyifli.
Bize rehberlik yapan şoförümüz bizi bir alışveriş merkezine götürüyor. Az kalan vaktimizde bir alışveriş merkezi de görmüş olalım. The Shoppes at Marina Bays‘ da kısa bir tur atıyoruz.
Dönüş zamanı geldi. İşte Malezya’ya geçiş anında, kapıdayız. Şoförümüz yine pasaport işlemlerini hallediyor. Biz ise kısacık zamanda da olsa görebildiğimiz Singapur’u düşünüyoruz.
Yorum Bulunamadı