Gaziantep müzeler yönünden çok zengin bir ilimiz. Sadece müzeleri gezmek için bile bir kaç gün ayırmanız gerekir. Bizim gezdiğimiz müzeler Zeugma Mozaik Müzesi, Yesemek Açık Hava Müzesi, Gaziantep Savunması Kahramanlık Panorama Müzesi, Bayazhan Kent Müzesi, Atatürk Anı Müzesi, Ali İhsan Göğüş Müzesi, Emine Göğüş Mutfak Müzesi, Oyuncak Müzesi, Devr-i Alem Para Müzesi, Hamam Müzesi, Fıstık Müzesi. Bu dosyamızda sizlerle ilginç sayılabilecek müzelere gideceğiz. Devr-i Alem Para Müzesi, Fıstık Müzesi, Hamam Müzesi, Oyuncak Müzesini sizlerle paylaşacağız. Haydi o zaman paranın turşusunu görmek için Para Müzesine gidiyoruz.

Para Müzesi

İlginç, ilginç olduğu kadar, tarihsel, coğrafik, genel kültürünüzü zorlayacak, ansiklopedik önem taşıyan bir müzedeyiz. Gaziantep’te Kalenin hemen yakınında olan müzenin tam adı Devr-i Alem Para Müzesi. Burada paranın ağacını da göreceksiniz turşusunu da. Evet paranın turşusunu da kurmuşlar. Haydi o zaman para müzesini dolaşalım.

Müzenin kurucusu Esat Kaplan, uzun yıllar yaşadığı Hollanda’dan, 18 yıl önce Türkiye’ye kesin dönüş yapmış ve Hollanda’da başladığı para koleksiyonuna memlekete dönünce de devam etmiş. Çeşitli ülkelere ait banknot ve madeni paraları 9 yıl önce kurduğu Devri Alem Para Müzesi‘nde sergilemeye başlamış.

Elinde yaklaşık 3 ton para bulunan Kaplan, hedefinin 4 tonluk bir koleksiyona sahip olmak olduğunu belirterek, herkesi paraları görmek için müzesine davet ediyor. Kendi imkanlarıyla kurduğu müzede, 200’ün üzerindeki ülkeye ait parayı sergilediğini, milattan öncesi ve sonrasına ait kağıt ve metal paraları biriktirmeye devam ettiğini söyledi.

Hayatı boyunca para toplayan ve bunları kurduğu müzede sergileyen Esat Kaplan, paraların büyük bir çoğunluğunu hava yolları pilotlarının katkı amaçlı getirdiğini söyledi. Milattan önce ve sonrasına ait kağıt ve metal paralar olduğunu belirterek koleksiyonu için “Dünyanın en büyük tarihi para arşivi bu müzededir” diyor. Esat başlattığı ‘Geçmişten günümüze sessiz tanıklar’ projesi ile para her şeye tanıktır, asla konuşmaz. Bundan dolayı para sessiz tanıktır diyor.

Müzede paranın turşusu da var, ağacı da…………..

Her gün 08.00-22.00 saatleri arasında çok az giriş ücreti ödeyerek ziyaret edebileceğiniz Para Müzesine ilk girdiğinizde alışık olduğunuz müzelerden farklı bir konsept ile karşılaşacaksınız. Hatta biraz bakımsız hissedeceğiniz Para Müzesi adını her geçen gün duyurmaya devam ediyor. Bu müzenin daha da gelişmesini diliyoruz. Eeee ne demiş Napolyon “para, para, para”

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Fıstık Müzesi

Gaziantep deyince akla ilk gelen, hadi ilk gelen deyip de baklavanın hakkını yemeyelim. Akla ilk gelenlerden diyerek fıstığı da ikinci sıraya oturtalım. Antep fıstığını yemeyen yoktur ama bize gelene kadar fıstığın nasıl yetiştiği, nelere iyi geldiği, dünyaya nereden yayıldığı gibi soruları düşünen çoktur.

Gaziantep’te açılan Dünyanın ilk (ama artık tek değil, Osmaniye’de de Fıstık Müzesi açıldı) Fıstık Müzesi’ne yolunuz düşerse bu soruların cevaplarını görselleriyle birlikte bulabilirsiniz. Gaziantep’e gelince mutlaka uğrayın. Dış görüntüsü ile çok sevimli olan “fıstık gibi” esprisinin çok yakışacağı müzede fıstığın yolculuğunu görebilirsiniz.

Fıstık Müzesi Fıstık Parkı’nın içerisinde bulunmakta. Ulaşımı çok kolay olan parkta dinlenebilir, çocuklarınızla güzel zaman geçirebilir ve fıstığın yolculuğunu görebilirsiniz.

Fıstık Müzesine girdiğimizde tanıdık bir heykel ile karşılaşıyoruz. Orijinali Zeugma Mozaik Müzesinde olan Roma Dönemine ait mezar stelinin sol elinde antep fıstığı tuttuğu görülmektedir.

Fıstık şekli formunda tasarlanan müzede, fıstığın tarihçesi, yetiştiği bölgeler, akraba olduğu diğer bitkiler, fıstığın çeşitleri, besin değerleri görsellerle anlatılmaktadır.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Müzenin camları fıstığı öven sözler ile süslenmiş.

Girişi ücretsiz olan müze her gün saat 08.30-17.30 ziyaret açık.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Hamam Müzesi

Ülkemizin bir çok ilinde Hamam Müzeleri bulunmakta. Daha önce Afyonkarahisar Hamam Müzesi ve İstanbul Hamam Müzesini gezdik. Haydi şimdi rotamız Gaziantep Hamam Müzesi ya da bilinen adı ile Paşa Hamamı‘na.

Gaziantep Kalesi’nin yanı başında yer alan, Para Müzesine çok yakın olan Hamam Müzesi Osmanlı hamam mimarisi ve kültürünün en güzel örneklerinden birisini sergilemekte. Vakfiyesine göre 1577 tarihinde Lala Mustafa Paşa tarafından yaptırıldığı anlaşılmaktadır.

Paşa Hamamı olarak uzun yıllar hizmet veren yapı 2015 yılında müzeye dönüştürülerek ziyarete açılmış ve Tarihi Kentler Birliği tarafından “Yaşam Kültür Müzesi” ödülüne layık görülmüştür.  Müzede, ziyaretçiler “Antep’in hamamları” türküsüyle karşılanıyormuş ama biz gittiğimizde herhangi bir müzik yoktu.

Ziyaretçilere nostalji yaşatan Hamam Müzesinde soğukluk, ılıklık, sıcaklık, lohusa hamamı, bölümleri bulunmakta.

Hamam araç ve gereçleri, hamam adetleri, bal mumu heykeller ve maketlerle canlandırılmış. Peştamallar, gümüş takunyalar ve tahta taraklar da sergileniyor.

Ziyaret saatleri: Her gün 08.30-17.30 saatlerinde açıktır. Giriş ücretli. Müze kart geçmez.  Nakit ödeme yapamazsınız. Gaziantep kart ve Temassız kredi kartı geçerli.

Oyun ve Oyuncak Müzesi

Oyuncak müzesi, masal parkları bizim gezmeyi çok sevdiğimiz yerlerdendir. Çocukluğumuza döndüğümüz bu yerler bizi geçmişimize götürür. Antalya Oyuncak Müzesi, Hatay Oyuncak Müzesi …… İşte yine böyle bir yere gidiyoruz ama gittiğimiz yerin bir özelliği daha var. Mağaraya gideceğiz. Yani hem oyuncak müzesini hem de binanın altında bulunan mağarayı gezeceğiz. 

Kentin tarihi yerlerinden Bey Mahallesi’ndeki üç katlı bina restore edilmiş ve tarihi binanın altında bulunan iki katlı mağara da Oyun ve Oyuncak Müzesi dahilinde yer almıştır.

Müze 2013 yılında ziyarete açılmıştır. Tarihi bina 3 katlı, tek avlulu ve 2 katlı mağarası ile nadir bulunan bir Antep evidir. Oyun ve Oyuncak Müzesi’nde 1700’lü yıllardan günümüze oyuncak tarihinin en gözde örnekleri sergilenmekte, çizgi film kahramanları, dizi kahramanları, bebek evlerine kadar birçok oyuncak bulunmaktadır. Geçmişten günümüze taşınan ve günümüzden geleceğe aktarılacak çocukluk hayalleri arasında önemli bir köprü vazifesi olacaktır. Hele ki buraya gelen herkesin mutlaka kendi çocukluğundan bir şeyler bulacağı kesin. İşte bakın çocukluğumda en sevdiğim dizi olan “Uzay Yolu” kahramanları burada. 

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Pinokyo, Pamuk Prenses ve 7 Cüceler, Mickey Mouse, Hayalet Avcıları, Shekspare Sahnesi, Taş Devri, Charlie Chaplin ve Laterna Magica Apollo uzay mekiği, E.T. gibi oyuncaklar yine burada.

Teknolojinin gelişmesi ile tablet, telefon ve bilgisayar oyunlarına esir olan, sokakta oynadığımız saklambaçtan, körebeden, oyuncak bebeklerden haberi bile olmayan hatta bunu söylediğimizde ne kadar geri kafalısın diyen ama bunun tadını asla bilemeyecek olan çocuklarımız hiç olmazsa buralarda geçmişi öğrenebilirler.

Müze Türkiye’de mağara galerisinin bulunduğu ve  “Dünya Çocukları”nın tanıtıldığı tek Oyun ve Oyuncak Müzesi olma özelliğine sahiptir. Haydi o zaman mağaraya gidelim.

Mağaraya iniyoruz. Burada 26 ülkenin, yöresel ve ulusal kıyafetleri içerisindeki dünya çocukları, ülkelerin belli başlı mimari eserleri sergilenmektedir.

Buradan ayrılırken biz büyüklerin hep söylediği bir söz geldi aklımıza. Çocuk olmak çok güzel şey, büyük olmak zor zanaat. Neden çocuklar büyümek ister ki, keşke hep çocuk kalabilseydik. Neyse ki biz içimizdeki çocuğu yaşatanlardanız. Size de tavsiye ederiz

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.