Eskişehir’e geldiğinizde mutlaka görülmesi gereken müzelerin başında geliyor Devrim Arabaları Müzesi.

Burada çok kısa sürede yapılan, imkansız denilen bir çalışmanın ürünü sergileniyor. Evet bahsettiğimiz Türkiye’de dizayn edilmiş ve üretilmiş ilk otomobil olan “Devrim” müzenin bahçesinde bir camekan içinde sergileniyor.

Devrim Arabalarının hikayesini duymuşsunuzdur, duymayanlar için hatırlatalım. Bu hep birlikte hatırlayacağımız olaylar dizisi aslında sonu tamamlanamamış üstün bir başarının zaferidir.

Takvimler 16 Haziran 1961’i gösteriyor. Dönemin Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel bir otomobil üretilmesini istiyor. Projenin bitim tarihi ise 29 Ekim 1961 olarak belirleniyor Yani başlangıç ile bitiş arasında sadece 129 gün var.  Proje için çağrılan 20 Türk mühendisinin (bazı kaynaklara göre) hafta sonları dahil olmak üzere günde 12 saate yakın çalıştıkları ve hatta bazı günler fabrikada yatıp kalktığı belirtiliyor. Türk mühendislerinin insanüstü gayreti ve çalışması sonucu otomobil 129 günde yani 4,5 ay gibi kısa bir sürede yapılıyor ve 29 Ekim 1961 sabahı hazır oluyor. Üstelik 1 değil birisi beyaz diğeri siyah renkli 2 araba hazır.

Devrim arabaları 1250 kg ağırlığında, saatte maksimum 140 km hız göstergeli, egzoz borusu yanda, uzun ve kısa farları ayak ile çalışan, kontak anahtarı elle çalıştırılabilen özelliklere sahipti.

Veeee Devrim Arabaları Ankara’ya trenle taşındı. Buharlı lokomotiflerle çekilen trende bacadan çıkan kıvılcımlardan dolayı araçların alev almaması için başlangıçta yalnızca manevra yapmasına yetecek birkaç litre benzin konuldu. Esas yakıt ikmali Ankara’ya indikten sonra yapılacaktı. Devrim Arabaları Ankara’ya indikten sonra motosiklet eskortuyla birlikte yola koyuldu. Eskortlar benzin ikmali yapılması gerektiğini bilmediği için, TBMM’nin önüne gelene kadar araçlara benzin doldurulmadı.

Beyaz Devrim’e benzin doldurulduğu esnada Cumhurbaşkanı siyah Devrim’e bindi.

Ancak araç 100 m ilerledikten sonra durdu. Gürsel’inNe oldu?” sorusuna direksiyonda bulunan Yüksek Mühendis Rıfat Serdaroğlu Paşam, benzin bitti, diye cevap verdi. Bunun üzerine Cemal Gürsel, tarihe geçen Garp kafasıyla otomobil yaptık ama şark kafasıyla benzin koymayı unuttuk, sözünü sarf etti. Cemal Gürsel’den diğer araca geçmesi rica edildi ve diğer Devrim ile sorunsuz bir şekilde Anıtkabir’e kadar gidildi.

Ama ertesi gün gazetelerde Devrim Yolda Kaldı“, “Devrim Yürümedi“, “100 Metre Gitti Durdugibi manşetler atıldı. Diğer Devrim ile herhangi bir sorun yaşanmadan Anıtkabir’e kadar gidildiğinden kimse bahsetmedi. İşte bu olay Devrim arabalarının sonu oldu ve Devrim’in seri üretimi yapılmadı. Bu sürede yapılması imkansız görülen Türk mühendislerinin üstün başarısı ile üretilen Devrim arabaları Türk Sanayicilik tarihinin unutulmazlarından. Bu kısa sürede yaşananları anlatan 2008 yılı yapımı Tolga Örnek’in yazıp yönettiği Taner Birsel, Halit Ergenç ve Selçuk Yöntem’in baş rollerini oynadığı “Devrim Arabaları” filmini izlemenizi tavsiye ederiz.  

Devrim Arabaları Müzesinde ayrıca Türkiye’nin ilk buharlı lokomotifi olma özelliğini taşıyan “Karakurt” adındaki lokomotif de sergileniyor. Karakurt 1915 beygir gücünde, 97 ton ağırlığında, 70 km/h hız yapabilen ilk Türk buharlı lokomotifidir.

Müzede ayrıca Mehmetçik Lokomotifi, K2200 Buharlı Lokomotifi, Lokomotif makinist kabini, tarihi toplanma çanı, Atatürk’ün yurt gezilerinde kullandığı vagonun (Beyaz Tren) fotoğrafı bulunmaktadır.

Özel araçları gelecekler için müzenin otoparkı mevcut değil ve müze Gar’a giden ana yol üzerinde olduğu için aracınıza yer bulma şansınız yok gibi. Müzeye giriş ücretsiz. Müze Pazartesi günleri hariç, her gün 10.00 ile 17.00 saatleri arasında gezebilirsiniz.

Videolar You Tube kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Instagram hesabımızdan bizi takip edebilirsiniz.