Bugün sizleri Bursa’ya 6 km uzaklıkta bulunan 3000 yıllık tarihe sahip bir köye götürmek istiyoruz. Burası aklınıza gelen sıradan köylerden değil. Neden mi? Yazımızın başında dediğimiz gibi burada sanat, kültür ve doğa bir arada. Buraya geldiğinizde rengarenk evlerin arasında dolaşırken edebiyat ve fotoğraf müzelerini, çocuk kütüphanesini, etnografya evi ve ipek evini gezebilirsiniz. Yoruldunuz mu kendinizi doğanın kucağına bırakıp huzur bularak dinlenebilirsiniz. Hatta karavan ile seyahat edenler 90 araç kapasiteli karavan kampta konaklayabilirler. Hemen unutmadan söyleyelim karavan kamp tesislerinde: duşlar, tuvaletler, lavabolar, sıcak ve soğuk su, mutfak çamaşır yıkama, elektrik panosu ve elektrik sayacı gibi her türlü ekipman bulunmakta. Hadi canım böyle bir yer var mı? gibi sözler duyuyoruz. Evet, burası Bursa’nın yeni yeni ünlü olmaya başlayan MİSİ KÖYÜ.  

Misi Köyü Bursa’nın Nilüfer İlçesinde yer alan3000 yıllık tarihe sahip günümüzde Gümüştepe Mahallesi adıyla anılan çok eski bir yerleşim. Tarihte Mysia olarak bilinen köy MS 183 yılında Alex adlı bir keşiş ve seksen beş kişi Hıristiyanların öncüleri olarak İnkaya ve Misi köylerine yerleşirler. Burada “Konsül”ün toplanarak İncil tartışması yapıldığı tarihi kayıtlarda vardır ve hatta bugün kalıntılarına rastlanılan manastır civarında İncil’in bir nüshasının gömülü olduğuna inanılır. Misi Köyü’ne eğer özel aracınız ile gelecekseniz navigasyona Gümüştepe yazmalısınız. Misi Köy şeklinde burayı bulamazsınız.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Günümüzde 300 haneli ve 1300 nüfuslu Misi köyü ipekböcekçiliği ile ünlü. Özellikle son yıllarda “Gelecek Turizmde” projesi ile hız kazanmış ve bu projenin ilk uygulaması olan ‘Gel Bir Gün Misili Ol’  ile geleneksel ipek böcekçiliği artan ivme ile Bursa ve ülke çapında kazandırmaya başlamış. Bizde ilk olarak İpek Evi’ni gezmeye gidiyoruz.

İpek Evi

İpek Evini gezerken ipeğin hikayesini, ipek böceğinin kozadan ipliğe doğru geçirdiği evreleri, ipeğin kıymetli bir kumaş olarak tarihsel yolculuğunu öğreniyoruz.

İki katlı Anadolu evinin odalarında bu yolculuğun inceliklerini uygulayarak nasıl zanaat haline dönüştüğünü öğreniyoruz.  

İpek Evinde Misi’li kadınların el emeklerinin sunulduğu satış ofisi de meraklılarını bekliyor. İpek evinde dinlenebileceğiniz bir kafe de bulunmakta.

Çocuk Kütüphanesi

Kütüphane köyün eski bir evinin aslına uygun restore edilmesi ile çocukların merak vitamini ile büyüyebilmeleri amacıyla kurulmuş. Kütüphanede her yaş grubundaki çocuk için kitaplar, zeka geliştirici oyunlar ve bulmacalar bulunuyor. Yetişkinler için çalışma odasının bulunduğu bir bölüm var.  Okuma salonlarını kullanmak için önceden rezervasyon yaptırmak gerekli. Rezervasyonu buradan yaptırabilirsiniz. Hafta içi 09.00-18.00, hafta sonu 10.00-18.00 saatleri arasında hizmet vermektedir. Biz gittiğimizde maalesef kapalıydı.

Etnografya Evi

Yolumuz Etnografya Evi’ne doğru. Böyle başlayınca sanmayın çok uzak bir yere gidiyoruz. Anlattığımız yerler birbirine çok yakın. Zaten köyü baştanbaşa dolaşayım deseniz yarım saatinizi alıyor.

Etnografya Müzesi Karagöz sanatçısı Şinasi Çelikkol’un Karagöz Gölge Oyunu’nun geleneğini sürdürmek ve sonraki nesillere tanıtmak amacıyla açtığı bir yer. Yöresel kıyafetlerin, el işlemelerinin, dokuma tezgahlarının, köyde yapılan hediyelik eşyaların sergilendiği ve bir de ‘ayna’ olarak tabir edilen küçük bir Karagöz perdesi bulunan Etnografya Müzesi de maalesef kapalı.  Şansımıza yine kapalı bir yere denk geldik.

Ziyaret Saatleri: Yaz Dönemi: 01 Nisan-31 Ekim Cuma-Cumartesi 17.00-20.00; Pazar 10.30-20.00/Kış Dönemi: 01 Kasım-30 Mart 11.00-18.30. Yerli ve yabancı gruplar önceden haber  verirlerse müze açılabiliyor. Giriş ücretli

Kapalı yerleri görünce daha doğrusu göremeyince moralimiz bozuldu. Edebiyat Müzesi’ne de bu moral bozukluğuyla gidiyoruz. Müzenin açık olduğunu görünce çok sevindik. Bu arada sizin yüzünüzde ki şaşkınlığı da görmedik değil. Yüzünüzde ki ifade bu küçük köyde Edebiyat Müzesi de mi var şaşkınlığı. Eeee biz size başta demiştik. Misi Köyü bildiğiniz köylerden değil. Haydi Müzeyi gezelim.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Edebiyat Müzesi

Nilüfer Belediyesi tarafından 2018 yılında hayata geçirilen Edebiyat Müzesi’nde Yaşar Kemal’in şapkası, el yazmaları, Nazım Hikmet’in el yazması ve Sofya baskısı kitapları, Fazıl Hüsnü Dağlarca’nın gözlüğü, kalemi, çalar saati gibi çok sayıda değerli yazara ait kişisel eşya ve eserler yer alıyor.

Müzenin mektup odasında Cemal Süreyya’dan Rıfat Ilgaz’a, Atilla İlhan’dan Halet Çambel’e pek çok yazarın 50 el yazması mektubu orijinal olarak ve toplamda 800 el yazması mektup dijital olarak sergileniyor.

Müzede ayrıca kitap eskizleri, daktilolar ve gözlük, kalem, pipo gibi kişisel eşyalar da bulunuyor.

Müzenin şiir odasında pek çok yazara ait şiirler sergileniyor. Beğendiğiniz şiirleri alabilirsiniz. Edebiyat Müzesine Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü’nün kararıyla “Özel Edebiyat Müzesi” statüsü verildi.

Misi Köyündeki Fotoğraf Müzesi’de Edebiyat Müzesi’nin arsından Özel Müze statüsü alan ikinci yer. Haydi şimdi de oraya gidiyoruz.

Fotoğraf Müzesi

Fotoğraf Müzesi 7 Ekim 2017 tarihinde ziyarete açılmıştır.  Fotoğraf sanatının tarihten günümüze kadar geçirdiği aşamaların öyküsünü burada bulabilirsiniz.

Türk fotoğrafı ve sanatçıları, Bursa’nın fotoğraf değerlerinin görsel ve işitsel anlatımı, körüklü fotoğraf makineleri, flashlar, negatifler sergilenmektedir.

Müzede fotoğraf ile ilgili sözlere de yer verilmiş. Müze Pazartesi günleri kapalı, Salı-Pazar saat 10.00-18.30 arası açık. Giriş ücretsiz.

Masal Evi

Misi Köyüne geldiğinizde kahvaltı veya bir şeyler yemek isterseniz Masal Evi’ne uğramayı ihmal etmeyin. Tarihi evlerin bulunduğu sokakta yer alan Masal Evi’nde özellikle kahvaltıyı tavsiye ederiz. Çocuklarınız için de hamburgerleri öneririz. Gerçekten çok lezzetli.. 

Misi Köyünden ayrılırken vaktimiz olmadığı için gidemediğimiz bir yerden daha bahsedelim. Misi Köyünde yaşamış olan Kavacık Sultan’ın kabrinin, köydeki dağda bir kayanın içinde olduğu rivayet edilmektedir. Efsaneye göre bugün bölgede bulunan çeşmeden akan suyun Kavacık Sultan’ın gözyaşları olduğuna inanılır ve ziyaretçilerin bu sudan içince dileklerinin gerçek olduğu söylenir.

Misi Köyü’ne nasıl gidilir?

Misi Köye toplu taşıma araçları işle gelmek isterseniz şehir merkezinde Terminal’den 38 numaralı otobüs ile Heykel’de inerek Şehreküstü metro istasyonundan metroya binerek Acemler durağında inip, buradan B/20 numaralı otobüse binerek Misi Köyü’ne ulaşabilirsiniz. İkinci seçenek Uludağ Üniversitesi’nden metro ile Acemler durağında inip aynı güzergahı takip edebilirsiniz.  

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.