Kahire’ye ister turla gelin isterseniz bireysel gelin ilk gidilecek yer Kahire Mısır Müzesi ya da kısaca Mısır Müzesi’dir. Kahire Mısır Müzesi özellikle Antik Mısır meraklıları için muhteşem bir koleksiyonu yakından görme fırsatı bulacakları en iyi yerdir. Müzenin, önemli bir miktarı gösterimde olmak üzere, toplam 120.000 adet eseri bulunmaktadır.

Kahire Mısır Müzesi yaklaşık 200 yıl önce Ezbekiye Bahçesi Müzesi olarak anılır. Nedeni ise 1835 yılında Mısır Valisi Kavalalı Mehmed Ali Paşa Eski Mısır uygarlığından kalan eserlerin ticaretini yasaklaması ve Kahire’de bulunan Ezbekiye bahçesinde bulunan küçük bir binada bu yapıtların korunması için emir vermesidir.

Mehmet Ali Paşa öldükten sonra Ezbekiye bahçesindeki müze Kahire Kalesi’ndeki bir binaya taşınır. Bugünkü Mısır Müzesi’nin temelleri 1897 yılında atılır ve yaklaşık 5 yıl içinde yeni müze binasının inşaatı bitirilir. Birkaç ay içinde bütün eski eserler yeni müze binasına taşınır. Nihayet 15 Kasım 1902 tarihinde Mısır Müzesi’nin resmi açılışı yapılır.

Müzeye girişler her zaman çok kalabalık oluyor. Özellikle turların hemen hepsi aynı zamanda hareket ettikleri için sıra bir hayli uzun ve sıkıntılı. Biletlerimizi aldık.

Bu nedenle müzeyi gezerken bireysel geldiyseniz ya önceden araştırma yapmak ya müzede yerel bir rehber ile 2 saat gezmeye ücretli olarak anlaşmak ya da tur rehberinizin yönlendirmelerine göre hareket etmeniz gerekiyor. Turla geldiğimiz için biz üçüncü tercihe göre hareket ediyoruz. Tabi ki burada ki sıkıntı hem rehberi dinle, hem ona göre hareket et, hem de o kalabalıkta güzel fotoğraf karesi yakalamaya çalış. Yani tam bir koşturmaca. Ama neyse ki rehberimiz Hasan Zubari bize biraz daha kolaylıklar sağlayarak vakti çok kısıtlı tutmuyor.   

Müzede neler var derseniz? Müze yaklaşık 7 bin yıllık tarihe ışık tutmakta. Mısır Müzesinin giriş kapısında iki Yunan sütunu, kapının üstünde çift boynuzlu bir kadın olarak tasvir edilen tanrıça Hathor‘un heykeli, kapının üst sağ ve sol kısmında ise eski Yunan elbiseli tanrıça İsis’in iki heykeli bulunuyor. Müzenin giriş kapısının üst kısmının sağı ve sol tarafında 1897 (inşasına başlanan tarih) ve 1901 (inşasının bittiği tarih) tarihleri yazılıyor. Ayrıca, hükümdarlığı döneminde inşası tamamlanan II. Abbas Hilmi Paşanın adının kısaltması olarak “A – H” harfleri de yer alıyor.

Müze bahçesinde yer alan eserleri gördükten sonra müzeye giriyoruz.

Kahire Müzesi Mısır Antik Dünyası’nın kalbi görevi görür Müzede ki eserler kronolojik sıraya göre de olsa toplamda 120.000 adet. Müzede, tüm eserlere birer dakika bile ayıracak olsak aylarca müzede kalmamız gerekir.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Müze gezimize haritalar üzerinden Mısır tarihi ile başlıyoruz.

Müzede Dünya’nın ilk tarihi belgesi olarak nitelendirilen Narmer Paleti MÖ 31. yy’dan kalma ve üzerinde ilk hiyeroglif yazılarının bulunduğu eser. Narmer Paleti ya da Büyük Hierakonpolis Paleti Antik Mısır’a ait. Üzerindeki firavun Narmer tarafından Yukarı ve Aşağı Mısır’ın  birleştirildiğini gösteren çizimler olduğu düşünülür.

Müzede Firavunlar’a ait heykeller bulunmakta.

İşte karşımızda oldukça küçük bir heykel. Bu heykel Giza’da en büyük piramidin sahibi Cheops (ya da Kufu)’a ait. Heykel sadece 7.5 cm büyüklüğünde ve Keops’u gösteren tek eser olma özelliğini taşıyor.

Kefren (yada Kral Khafre) ise Giza Piramitlerinden ikincisinin sahibi. II. Nebhepetre Mentuhotep Antik Mısır’ın’11. Hanedan’ı döneminde 51 yıl hüküm süren Firavunu.

Müzenin 1. katında dolaşmaya ve eserleri görmeye devam ediyoruz.

Müzenin ikinci katına doğru ilerliyoruz. Müzenin ilk katını gezdikten sonra merdivenlerden yukarı çıkarken papirüsler üzerine işlenmiş Antik Mısır’ın görsellerini izliyoruz.

İkinci katta özel bölümler bulunmakta. Bunlardan ilki ve belki de en bilineni henüz 9 yaşında iken firavun olup 19 yaşında ölen Tutankhamun’a ait bölümdür.

Tutankhamun bölümünde yeni müzeye taşınmamış olan genç Firavuna ait kişisel eserleri görüyoruz ama içeride yasak olduğu için fotoğraf çekemiyoruz.

Dışarıda Tutankhamun’un bazı eşyalarına yer verilmişti.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Bir başka özel bölüm ise Firavun I. Psusennes’e aitti. Yine gezebiliyor ama içeride fotoğraf çekemiyoruz. I. Psusennes Mısır’ın 21. hanedanlığının  firavunudur. Tanis’teki bozulmamış mezarı ile ünlüdür. Gömülü olduğu gümüş tabut nedeniyle “Gümüş Firavun” olarak bilinir. Hanedanlığın en güçlü hükümdarlarından biridir.

Müzede eskiden firavun mumyaları vardı, artık sadece Yuya ve karısı Thuya’nın mumyaları ve kişisel eşyaları sergilenmekte.

Peki bu kişiler kimdi? Rahip Yuya 18. Krallık döneminde güçlü bir  Mısırlı saray mensubuydu. Thuya ise Yuya’nın eşi. Hükümet ve dini hiyerarşilerde yüksek görevlerde bulunan kraliyet ailesiyle bağlantılı Mısırlı bir soylu kadın olan Thuya ile evliydi. Rahip Yuya ve karısı Thuya, kraliçe Tiye’nin annesi ve babası.

Yuya’nın Mumyası
Thuya’nın Mumyası

Yuya ve Thuya’nın kişisel eşyaları da müzede sergilenmekte.

İlk gidişimizde ekstra bir ücret ödeyerek gördüğümüz ama fotoğraf çekemediğimiz firavunların mumyaları Nisan 2021’de “Altın Yolculuk” olarak adlandırılan bir kortejle 18 kral ve 4 kraliçeye ait toplam 22 mumya, Kahire Mısır Müzesi’nden Fustat bölgesindeki Mısır Medeniyeti Ulusal Müzesi’nin sergi merkezine taşındı. Yeni müzeyi maalesef görebilme fırsatımız olmadı. Müzeyi gezmeye devam.

Müzeyi gezerken sürekli gördüğümüz mumyaların nasıl yapıldığını merak etmişsinizdir. Hemen paylaşalım. Kişi öldükten sonra burun deliğinden beyni, karnının sol tarafından açılan yarıkla da iç organları çıkarılıyormuş ve Kanope denilen vazolara özel bir suyun içerisine konuluyormuş. Ölünün oyuk yerleri palmiye şarabı sürülüp sodyum karbonat paketleri konularak tam 70 gün boyunca etlerin kuruması sağlanıyormuş Sonra metrelerce keten kumaşlara sarılıyormuş. Mumyaların bazılarının saçları hala duruyordu.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Müzede hayvanlarla ilgili daha doğrusu hayvan mumyaları ile ilgili bir bölüm vardı. 

Antik Mısır tanrılarının mitolojik olarak kutsal hayvanlarla dikkate değer ölçüde derin kökleri vardı.

Nil’in timsah başlı tanrısı Sobek; aslan savaş tanrıçası Sekhmet; yeraltı dünyasının çakal tanrısı Anubis; ve inek boynuzlu ana tanrıça Hathor ve diğerleri.

Eski Mısırlılar hayvanlarla ilişkili tanrılarının beğenisini kazanmak için genellikle ölümlü suretlerine yönelirlerdi. Mumyalanmış kuşlar ve çeşitli hayvanlar.

Bu bölüm müzenin ilgi çekici yerlerinden

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Müze ziyaret saatleri: her gün saat 09.00-17.00. Müzeye giriş ücretli.

Kahire Müzesi gerçekten çok büyük ve hakkıyla gezmek isterseniz 1 gününüzü ayırmanız gerek. Ama Mısır’a birkaç günlüğüne gelmiş iseniz birkaç saatinizi ayırarak en azından Antik Mısır’ın mistik havasını duymanız da yeterli olacaktır.

https://www.youtube.com/shorts/1INRfvrLBNE?feature=share

İşte tur ekibimiz……………………….