Meryem Ana’ya ithaf edilen katedrallerden birisi daha karşımızda. Her yıl binlerce turist tarafından ziyaret edilen Notre Dame Katedrali yaşadığı güzel ve acı olaylarla hatırlardan çıkmıyor.

Sen Nehri kıyısında bulunan Katedral için Victor Hugo tarafından “Notre Dame’ın Kamburu” adlı roman yazılmıştır. Aynı romandan esinlenerek yapılan “Notre Dame’nin Kamburu” isimli filmi izleyen herkes bu katedralin varlığını hep hatırlamıştır. Peki bu roman neden yazılmıştır? Bunu belki çok kişi bilmez. Bir hatırlatma yapalım. Katedral oldukça harap olmuş ve yetkililer tarafından yıktırılmak istenmiştir. Victor Hugo kaleminin gücüne inanarak Paris halkının dikkatini çekmek için bu romanı yazmıştır. Victor Hugo romanını 6 ayda tamamlamış. Halkın desteğini alan Katedral için kampanya başlatılması sağlanmış ve yenilenme çalışmaları başlamıştır. Katedral, zamanla roman karakterleri Quasimodo ve Esmeralda ile birlikte anılmaya başlandı.

Ayrıca roman müzikale de dönüştürülmüştür. Müzikalin ismi “Notre Dame de Paris”‘tir. Bu müzikalin Belle, Tu Vas Me Detruire, Dechire gibi şarkıları romanla bütünleşmiştir.

Katedralin yerinde önce bir kilise vardı. Kilise yıkıldı ve katedral yapımına başlandı. Katedralin yıkılışının durdurulması gibi yapımına başlanması da ilginç. Yapımı Piskopos Maurice de Sully tarafından görülen bir rüya ile başlamıştır.

“Yazılarımızı okurken You tube kanalımıza abone olabilir ve Instagram hesabımızdan bizi takip edebilirsiniz”

Rivayete göre Piskopos rüyasında Paris’in en görkemli kilisesinin hayalini görmüş ve orijinal kilisenin dışına bu görüntüyü çizmiştir. Kilisenin yapımı için birçok evi yıktırmış ve malzemelerin taşınabilmesi için yeni bir yol yaptırmış. Veeeee 170 yıl sürecek inşaat başlamış. 1163 yılında başlanan yapım 1345’te tamamlanmıştır.

Katedralin en önemli kısmı batı cephesidir. Batı Cephesi’nin kuzey ve güneyinde yer alan 69 m yüksekliğindeki iki kule önemlidir.

Kuzeydeki kuleye 387 basamakla çıkılıyor. Burada katedrali kötü ruhlardan koruduğuna inanan, garip görünümlü yaratık heykelleri (Chimeres veya Gargoyl) yer alıyor Bu kulenin adı Galerie des Chimeres. Güney kulede katedralin ünlü çanı Emmanuel vardır. Emmanuel çanı 13 ton ağırlığındadır. Sadece tokmağı bile 500 kilo gelir. Emmanuel çanının alaşımı kalıba dökülürken, Paris’li kadınların mücevherlerini içine attıkları ve çanın renginin bu mücevherlerle şimdiki rengini aldığı söylenir. Çan Kulesine 422 basamakla çıkılır ancak bu kısım ziyarete açık değil.

Batı kısmında; güney kule, büyük galeri, gül penceresi (bebek İsa ile Meryem Ana), krallar galerisi (24 kral heykeli ve Yhuda’nın heykeli) ve Meryem Ana kapısı bulunur. Girişte bulunan 3 büyük kapıda, İsa’nın ölüleri ve yaşayanları yargılamasının hikayesi işlenmiş ve buraya Son Yargılanma Kapısı denmiştir.

Katedralin Doğu Cephesi’nde yer alan destek kirişleri ise uzaktan bakıldığında boşlukta duruyormuş gibi göründüğü için Uçan Payandalar adıyla anılıyor. Katedral, 5 bin 500 metrekarelik alanı kapsıyor.

Katedral tarihinde bir çok olaya tanıklık yapmıştır. 1431 yılında, İngiltere’nin Henry VI katedralde Fransa kralı oldu. Katedral Jeanne D’arc’ın yargılanmasına, De Gaulle’ün cenaze törenine ev sahipliği yaptı. Napolyon Bonapart’ın 1804 yılında imparator olarak taç giymesine de sahne oldu ki bu olay Jacques-Louis David tarafından resmedildi ve halen tablo Louvre Müzesinde sergilenmekte.

Vatikan’ın “Hristiyanlığın Fransa’daki sembolü” olarak tanımladığı yapı, Paris Başpiskoposluğuna da ev sahipliği yapıyor. Ancak Parisli Leydi olarak da adlandırılan Notre-Dame Katedrali en acı olayını 15 Nisan 2019’da çıkan bir yangınla yaşadı. Bu yangınla 800 yıllık tarih kısmen yok oldu denebilir. 15 Nisan’da Notre Dame’den turistlerin ayrılmasından sonra kuleden dumanlar çıkmaya başlamış. Kulenin sivri kısmı ve ahşap iç kısımları yanmış.

İnanın bu olayı televizyonda izlediğimizde tarihi yapının yanması ve tarihin bir bölümünün yok olması içimizi acıttı. Tüm Dünya Notre Dame Katedrali için yas tuttu.

Katedrale girmek ücretsizdir. Gezmek yaklaşık 15 dakika sürer Kulelere çıkış ve Hazine Dairesini gezmek ücretli.

“Yazılarımızı okurken You tube kanalımıza abone olabilir ve Instagram hesabımızdan bizi takip edebilirsiniz”