Şaki’den Azerbaycan’ın en kalabalık ikinci şehri olan Gence’ye doğru yola çıktık. En kalabalık dediysek öyle Ankara, İstanbul gibi düşünmeyin. Gence’nin nüfusu sadece 300.000 veya biraz üzerinde. Yaklaşık 2 saatlik yolumuz var. Şeki yazımız burada.

Gence ismini alan kadar değişik isimlerle anılmıştır. Rus İmparatorluğu döneminde Çar I. Aleksandr’ın eşine atfen ismi Elizavetpol, 1920-1935 arasında Gence, 1935-1991 arasında Kirovabat olarak adlandırılmış, şehir 1989’da tekrar Gence ismine kavuşmuştur. Gence’ye geldiğimizde bizleri Gence için çok önemli olan Nizami Gencevi’nin heykeli karşılıyor.

Gence’de  ilk olarak Nizami Gencevi’nin Anıt Mezarı ve Müzesine gidiyoruz.

Nizami Gencevi Müzesi

Nizami Gencevi Müzesi, Haydar Aliyev Vakfı’nın desteğiyle 2014’te açıldı ve dört katlı.

Müzenin önünde Nizami Gencevi’nin büstü bulunuyor.

https://www.youtube.com/shorts/jyJMPNdc4wQ?feature=share

Müzeye giriyoruz.

Müzede Nizami’nin, eserlerini anlatan tablolar, Avusturya, Rusya, Almanya, Birleşik Krallık’taki ulusal kütüphanelerde, Mısır’daki İskenderiye Kütüphanesi’nde, Fransa’daki Strazburg Merkez Kütüphanesi’nde ve Amerika Birleşik Devletleri’ndeki Metropolitan Müzesi’nde saklanan Nizami’nin Khamse’sinin nadir el yazmalarının ve minyatürlerinin orijinalleri ve kopyaları sergilenmektedir.

Nizami Gencevi ve Mahsati Gencevi’nin halı portreleri dikkat çekiyor. Müzede ayrıca Gence’deki kültürel ve bilimsel faaliyetlerle ilgilenen ziyaretçilere açık olan eğitim etkinlikleri için bir konferans salonu bulunmaktadır.

Peki kimdir Nizami Gencevi? Nizami Gencevi, 12.yy’da Azerbaycan’ın Gence şehrinde yaşamış şair ve düşünürdür. Felsefe, edebiyat, astronomi, tıp ve geometri alanlarda çalışmalar yapmıştır. Nizami Gencevi ünlü Leyla ile Mecnun mesnevisinin şairidir. Şimdi hemen itiraz etmeyin Leyla İle Mecnun’u Fuzuli yazmıştır diye. Hepimizin bildiği, birçok kez okuduğumuz ve filmlerini seyrettiğimiz Leyla ile Mecnun,  Arap efsanesine dayanan klasik bir aşk hikayesidir.

Birbirini seven; ama bir türlü kavuşamayan, kara sevdalı iki gencin çileli aşklarını konu edinir. Hikaye, 10. yy’ın sonlarında ilk defa Azerbaycan şairi Nizami tarafından yazılmıştır. Türk edebiyatında otuzdan fazla şair tarafından işlenen ve çok sevilen bu aşk için yazılan en ünlü mesnevi ise 1533 yılında Fuzuli’nin Leyla ile Mecnun adıyla kaleme aldığı eserdir. Eserleri; Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin, Sırlar Hazinesi, İskendername ve Yedi Güzel. Şehir merkezine uzak bir noktadır.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza (ücretsiz) abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Nizami Gencevi Anıt Mezarı

Nizami Gencevi Anıt Mezarı Müzeden çıktığımızda hemen karşıda silindirik uzun bir yapı. Gence şehrinin Ahmedli köyünde yer alan bu anıt 1946 yılında dikilmiştir. Anıt mezar aslında 1947 yılında eski bir çökmüş türbenin yerine inşa edilmiş ve 1991’de bugünkü şekliyle yeniden inşa edilmiştir.

Bahçelerle çevrili, uzun, silindirik bir binadır. Bir tarafında Nizami’nin destansı şiirlerini anan metal heykeller vardır.

Türbe, Ukrayna’dan getirilen katı granit bloklardan inşa edilmiştir. Nizami Türbesi aynı zamanda Gence şehrinin sembolü olarak kabul edilir.

https://www.youtube.com/shorts/cT_u-a8EgLk?feature=share

Gence merkeze geri dönüyoruz. Akşam Gürcistan’a gidiyoruz. Yaklaşık 3 saatlik vaktimiz var. Bu kadar kısa sürede bakalım nereleri gezebiliriz. Tabi ki ilk olarak burada olduğunu öğrendiğimiz Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün adının verildiği caddeye ve büstünün olduğu yere gidiyoruz. 

Atatürk Caddesi ve Atatürk Prospekti

Gence’nin en işlek ve en hareketli caddesi olan Atatürk Caddesi, pek çok tarihi yapı ve müzeye ev sahipliği yapıyor. Caddenin sonuna kadar yürüdüğümüzde Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün prospektini görüyoruz.

Bu kadar uzakta Ata’mızı görmek bizi gururlandırdı. Onu ne kadar çok özlediğimizi bir kez daha anladık. Prospektin üzerinde Azeri’ce yazan cümlenin Türkçe karşılığı: “Bu bulvar, Türk halkının büyük oğlu ATATÜRK’ün adını taşımaktadır”.

Cadde üzerinde ki Cumhuriyet Müzesi, Akademi Müzesi, İ.Memmedov Türk Ev Müzesi ve Tarih Müzesi gezilmesi gereken yerlerden ama vaktimiz kısıtlı. Biz Türk Şehitliğini görmeye gidiyoruz.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza (ücretsiz) abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Türk Şehitliği Anıtı

Anıt Bakü’yü Ermeni ve Bolşevik çetelerinin işgalinden kurtaran Kafkas İslam Ordusunun mücadelesinde Gence’de şehit 130 Kafkas İslam Ordusu askerinin hatırası için yapıldı.

Gence Kalesi

Gence 1 Eylül 1588 III. Murat’ın emriyle Osmanlı Devleti’nce fethedildi. 3 Eylül 1588 tarihinde Gence Kalesi’nin (Azerice: Gəncə qalası) inşasına başlandı. Şehirde 16. yy’da “Yeni Gence” de inşa edilen kalenin korunmuş kısmı görülmektedir.

Devlet Filarmoni Orkestrası Binası

Adını Fikret Amirov’dan alan Devlet FilarmoniOrkestrası binası, 2012-2017 yıllarında Javad Khan ile Zarrabi sokaklarının kesiştiği noktada yer alıyor. Binada 1200 kişilik konser ve 300 kişilik toplantı salonu, 10 loca ve 1 VIP loca bulunmaktadır. Binanın üçüncü katının balkonuna Üzeyir Hacıbeyov, Fikret Amirov, Gara Garayev, Niyazi ve Arif Malikov’un heykelleri yerleştirilmiş.

Filarmoni Binasının hemen önünde Şah Abbas Kompleksi bulunuyor.

Şah Abbas Camii

Hükümet Binası ile Han Bağı arasında yer alan Cuma Camii de denilen Gence Camii, Gence’nin merkezinde yer almaktadır. 1606 yılında yapılan  camii, 1587-1629 yıllarında Büyük Şah Abbas’ın emirleri üzerine inşa edildiği için genellikle “Şah Abbas Camii” olarak anılmakta. 1776’da geleneksel kırmızı tuğladan inşa edilen camiye iki minare eklenmiştir.

Сuma Camii’nin ilginç bir özelliği var. Şeyh Bahaddin bir astronom olduğu için bilgisini inşaata uyguladı. Böylece, tam öğlen saatlerinde, binanın batı duvarına düşen gölge kaybolur. Bu, müminlere öğle namazı vaktinin geldiğini gösteriyordu.

Cevad Paşa Türbesi

Şah Abbas Cami’nin yanında yer alan türbe kare şeklinde pişmiş tuğlalardan inşa edilmiş ve üzeri kubbeyle örtülmüştür. Anıtın kemerli bir giriş kapısı ve rengarenk ağlarla süslenmiş üç penceresi vardır. Türbenin ortasında Cevad Han’ın mezarı bulunmaktadır. Kimdir Cevad Paşa?  Nadir Şah’ın ölümünden sonra bölgedeki İran hakimiyeti zayıflamış. İran Türkleri bağımsız 20 hanlık kurmuşlar ve sürekli Ruslarla mücadele etmek zorunda kalmışlar. Ruslarla karşılaşan ilk Gence Hanı da Cevad Han olmuş. Cevad Han 30 bin kişilik Rus ordusuna karşı Gence’yi bir avuç silahlı kuvveti ile savunmuş ve Gence’yi asla terk etmemiş.

Cevad Han’ın mezar taşı ve mezarı tesadüfen 1962 yılında çeşme yaptırmak amacıyla yapılan kazılarda bulunmuştur. Ancak Han’ın mezarı Sabzikar mezarlığına götürülerek orada muhafaza edildi. 1990 yılında Gence halkının isteği üzerine Cevad Han’ın naaşı eski yerine gömüldü.

Çökek Hamamı

Kompleksteki bir diğer yapı Çökek Hamamı.  Hamam, 1606 yılında Mimar Şeyh Bahaddin’in projesine göre inşa edilmiştir. Bu binanın yapımında da Şah Abbas Camii’nde olduğu gibi yumurta akı ve kil-kireç karışımı ile kırmızı tuğlalar kullanılmıştır. Hamam kadın erkek girişleri farklı taraftan yapılacak şekilde inşa edilmiş. Kırmızı tuğladan inşa edilen hamamın iki büyük ve beş küçük kubbesi vardır. Büyük kubbelerin tepesinde, vantilatör rolü oynayan yarı kubbeler vardır:

Hamam odunla ısıtıldığı için bodrumda iki buhar kazanı vardı. Salonlara buhar, hamamın duvarlarından ve tabanından da geçen seramik borularla sağlanıyordu. Buhar eşit olarak dolaşıyordu ve tüm odayı ısıtıyordu. Bu eşsiz 400 yıllık banyo sistemi 1963 yılına kadar kusursuz çalıştı. Ve tüm bu yüzyıllar boyunca hamam, kasaba halkı arasında çok popüler olmuştur. 2002’den beri Çökek-Hamam, uluslararası öneme sahip bir kültürel anıt statüsü kazanmıştır ve şu anda UNESCO’nun koruması altındadır.

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza (ücretsiz) abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.

Kompleksi dolaştıktan sonra turistlerin en çok uğradıkları yere Han Bağı’na gidiyoruz.

Han Bağı

Han Bağı, Han Bahçesi olarak anılsa da ilk adı Serdar Bahçesidir.  Park 1700 yılında kurulmuş ve Gence’nin son hanı Cevad Han’ın anısına  “Han Bağı” olarak isimlendirilmiş. Azerbaycan’ın ve Kafkasların en eski parklarından birisi olan Han bahçesi, Gence’nin ve Azerbaycan’ın en güzel ve yeşil parklarından biridir. Kentin merkezinde yer alan bahçe bugün 7 hektarlık bir alanda yerel ve yurt dışından getirilen pek çok bitkiye ev sahipliği yapıyor.

Parkın içinde 350 kişilik bir tiyatro, 2 şadırvan ve dekoratif ağaçlar var. Parkta ayrıca, Azerbaycan’ın ünlü kadın şairi Nigar Rafibeyli ve Sovyetler Birliği kahramanı İsrafil Mammadov’un anıtları yer alıyor.

Gence’de daha çok gezilecek yerler var ama bizim Gence’de gezi süremiz maalesef bitti.

Gürcistan’a gitmek üzere otobüsümüze biniyoruz.  Azerbaycan’ın Gürcistan sınır kapısı olan Kırmızı Köprü’ye gidiyoruz.

Pasaport ve gümrük işlemlerimizi tamamlıyoruz ve yürüyerek sınırı geçiyoruz.

Gürcistan’dayız.

Tiflis’e doğru hareket ediyoruz.   

Videolar You Tube Kanalımızda. Kanalımıza (ücretsiz) abone olmayı unutmayın. Bizi Instagram hesabımızdan takip edebilirsiniz.